Yıldız Daryal

Ali Murat Daryal'ın Aziz Hatırasına yazarı
Yazar
0.0/10
0 Kişi
3
Okunma
0
Beğeni
450
Görüntülenme

Yıldız Daryal Sözleri ve Alıntıları

Yıldız Daryal sözleri ve alıntılarını, Yıldız Daryal kitap alıntılarını, Yıldız Daryal en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Hz. Peygamber, vefat ederken "gözü açık" gitmeyecekti. Çünkü hayattayken "efsane insan tipi"nden binlercesini yetiştirmiş ve bu "medeniyeti" onlara emanet etmişti. Bu sahabeler Hz. Peygamber'in kendilerine bıraktığı "emaneti" dünyaya tanıtmak için yurtlarından ayrıldılar. Hz. Peygamber'in amcası Hz. Abbas'ın evlâdı olan "Kusam Hazretleri", Medine'de evinde barkında rahat rahat oturmak yerine, kaç bin kilometre uzaklıkta olan, neredeyse Çin hududundaki Semerkand'a gitti. Orada İslâm'ı, Hz. Peygamber'i anlatırken budistler, hindular tarafından başı kesilerek şehid edildi. Doğduğu yerden kaç bin kilometre uzakta garip bir şekilde toprağa düştü. Müslümanlar ona başı göklere varan bir türbe yaptılar ve "Şah-ı zinde (Yaşayan Padişah)" diye yad ettiler. Onun gibi daha kaç bin kişi dünyanın çeşitli bölgelerinde "isimsiz, mezarsız" yatıyorlar." Ali Murat Daryal.
Vecdi Akyüz anlatıyor..." Ali Murat Daryal Hocamız, öğrencilerin entelektüel kapasitelerini en iyi sezen ve "geliştirmeye çalışan" çok özel bir yeteneğe sahipti. Marmara İlâhiyat Fakültesi'nde okuyup da hocamızın keşfetmediği biri hemen hemen yok gibidir. Öğrenciyken bize en başta Kemal Tahir'i "Devlet Ana" ve Kurt Kanunu" gibi kitaplarıyla; Halit Refiğ'i Ulusal Sinema Kavgası'yla; Metin Erksan'ı yazdıklarıyla; Beyin Yıkama Sanatını, Kesin İnançlılar'ı, Epiktetos ve Pascal'ın kitapları, daha nicelerini tanıştırması, okutması ve "kitapları alamayanlara" yıpranmış, katlanmış kendi "vakıf kitaplarından" okumalarını sağlayıp, takip etmesiyle önce okumaya, sonra da özetleyip "yazmaya" teşvik etmesiyle çok dikkatimizi çekerdi. Sadece okutmazdı, okuttuğunu takip de ederdi. Yeteneği olup da "yazmayana" haklı olarak çok kızardı" Yıldız Daryal, Ali Murat Daryal, s. 39-40.
Sayfa 40 - Marmara İlahiyat Yayınları
Reklam
Ali Murat Daryal..."2015 sonbaharı idi. Kadıköy'e gidecektim. Otobüse binmiş, hatta kendime ön koltuklarda bir yer bulup oturmuştum. Gözüm ön kapıdan otobüse binenlerde idi. Ali Murat Hocamı gördüm. Otobüse bindi ve ücretli kartıyla ödeme yaparak ilerleyecekti ki, şoför; "Kaç yaşındasın?" diye sordu. "Seksen" dedi Ali Murat Hoca. "Neden ödeme yapıyorsun? Biliyorsun, 65 yaş üstü ücretsizdir" deyince "Utanıyorum" dedi" Yıldız Daryal, Ali Murat Daryal, s. 143.
Sayfa 143 - Marmara İlahiyat Yayınları
"M. Gandhi, Hind cemiyetine ilave değerler getirmemiştir. Buna karşılık Hz. Peygamber insanlığın o güne kadar bilmediği, işitmediği, binlerce, on binlerce, yüz binlerce değer getirmiştir. Şayet bu değerlerden birisinin bir cümlesi yorumlanacak olsa dünya kurulduğu günlerden kıyamete kadar gelecek insanların, diğer canlıların ve bitkilerin bütün ihtiyaçlarını ve dertlerini giderecek kapsamda olduğu anlaşılır. Örnek olarak "Yoldan zahmeti yok etmek imandandır". Bu önermede temel kavram "zahmet"tir. Zahmet sadece insanı değil, bütün canlıları ifade eder. Bu durumda "zahmet çekeni zahmet çekmekten kurtarmak imandandır" önermesi "her zahmet çekeni kurtarmak" şeklinde sonsuza kadar yorumlanabilir" Ali Murat Daryal
Torunu Azra Betül anlatıyor..."Vefatından bir sene kadar evvel dedem bana: "Betüş, ileride evlendiğinde bir kızın olursa ismini "İyilik" koy. İsmi İyilik olsun ki, insanlar bu mefhumu yüreklerinde taşımıyorlarsa bile dillerinde dolaşsın" demişti" Yıldız Daryal, Ali Murat Daryal, s. 57
Sayfa 57 - Marmara İlahiyat Yayınları
Torunu Azra Betül, Ali Murat Daryal'ı anlatıyor..."Müslüman kalbiyle amel etmelidir" demişti. Bir yetimden bahsettiğinizde, bu kim olursa olsun sesi titrer, gözü yaşarırdı. Bana da değişmez öğüdü hep şu olmuştur: "Unutma Betüş! Biz Peygamberi yetim olan bir ümmetiz. Yetime sahip çık, dünya debdebesinde onun "ezilmesine" müsaade etme". Dedem, daima yüksek makamlara gelmenin, fakat yükseldikçe de insanın milli ve dînî değerlere olan hizmetinin artması gerektiğini söylerdi. Bana da Bâcıyân-ı Rûm ismini armağan etmişti. "Bak, şimdi sana yeni bir isim taktım. Artık bir ismin de Bâcıyân-ı Rûm" diyerek heyecanla söylemişti. Bu beni müşerref kılarken aynı zamanda büyük bir sorumluluğa hamil kılmıştı" Yıldız Daryal, Ali Murat Daryal, s. 56-57.
Sayfa 56 - Marmara İlahiyat Yayınları