Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Yıldız Ertan

Yıldız ErtanAh’lı Geçmiş yazarı
Yazar
9.2/10
6 Kişi
19
Okunma
6
Beğeni
2.129
Görüntülenme

Hakkında

Yıldız Ertan, 1985 yılında Adana’da doğdu. Doğduğu sene ailesi İstanbul’a yerleşti ve öğrenim hayatını İstanbul’da geçirdi. Çeşitli televizyon kanallarında yayınlanan programlarda metin yazarlığı yaptıktan sonra global ajanslarda reklam metin yazarı olarak iş hayatını sürdürdü. Leman dergisinin çıkardığı, dünyanın ilk sadece kadınların yazdığı Bayan Yanı isimli mizah dergisinde yazdı. Uzun yıllardır Masa Dergi isimli edebiyat dergisinde yazmaktadır. Çeşitli sinema filmlerinde senaryo gruplarında yer aldı ve iki sinema filminde editörlük yaptı. Uluslararası “Pressfuls Fantasy” kısa hikâye yarışmasında İngilizce olarak yazdığı kısa hikâyesiyle ilk 5’e girdi. Renan Kaleli’nin proje koordinatörlüğünü yaptığı ALPHABETIC isimli karma fotoğraf sergisinde çektiği fotoğraflarla yer aldı ve fotoğraflarından bir tanesi satın alınarak global bir bankanın müdürlüğünde sergilenmektedir. Yıldız Ertan, bir holding bünyesinde sosyal medya ve dijital marketing yöneticisi olarak çalışmakta ve aynı zamanda yoga eğitmenliği yapmaktadır. Kurduğu yoga kulüpleriyle büyük şirketlerin çalışanlarına dersler veren Ertan, LÖSEV için gönüllü eğitmenlik yapıyor ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi’yle ortaklaşa yoga dersleri vermeye devam ediyor.
Unvan:
Yazar
Doğum:
Adana, 1985

Okurlar

6 okur beğendi.
19 okur okudu.
1 okur okuyacak.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Siyaha boyadı ruhumun duvarlarını,elleriyle inşa ettiği,renklendirdiği kolidorlarımı.
Başka bir ben olarak yeniden doğmanın arzusu mu bu devamlı ölme düşüncesi?İnsan yaşarken neden ölmüyor sanki?
Reklam
Yapayalnızsındır sen de kalabalıklar içinde. Herkes gibi, herkes kadar, hak etmediğin biçimde..
“Saç uçlarımdan tırnak uçlarıma kadar kırgın oluyorum bazı sabahlar.”
Ne çok söyledim, ne çok kandım, ne çok inandım...
" Babamı camda beklediğim anlar geliyor aklıma. Her akşam belki gelir diye bekler, gelen geçen arabalara sevinirdim ümitle. Ateşlenirdim özlemekten. Yemek yemezdim. Konuşmazdım..."
Yıldız Ertan
Yıldız Ertan
Masa Dergisi - Sayı 7 (Mayıs-Haziran 2017)
Masa Dergisi - Sayı 7 (Mayıs-Haziran 2017)
Anlıyor musunuz sevgili? Korkumu biliyor musunuz? Evet ise cevaplarınız susmayın. Çünkü bilirim, ne zaman sussa insan, kuruyordur ırmakları.
Yıldız Ertan
Yıldız Ertan
Reklam
Hayırlı sabahlar
“Saç uçlarımdan tırnak uçlarıma kadar kırgın oluyorum bazı sabahlar.”
Yıldız Ertan
Yıldız Ertan

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
96 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
"Ah benim yüzünü bile görmediğim yavrum. Sonbahara mı benzersin? Sarı sarı dökülür mü yüzün küstüğünde? Uyandığında yağmur sonrası toprak mı kokarsın? Söyle bana, yoksa sen yaz mısın? Kalkıp gidemediğim enginler misin yavrum? Sevindiğinde bir gülüşüyle yakan mısın? Kış mısın? Bembeyaz bir avuç mudur yüzün? " İmzalanan sayfada vardı, yukarıya alıntı olarak bıraktığım kısmın ilk iki cümlesi. Çok etkilemişti beni. Sayfalar akıp giderken karşıma tam olarak paylaştığım kısım çıkınca düğümlendi boğazım. Anlatı şeklinde kaleme alınan bu değerli satırlar; aşkı, aldatılmayı, yalnızlığı bu duyguların üzerinden çabalamayı bizlere aktarmış. Metaforları alıp götürüyor. Duyguyu okurken öyle bir geçiriyor ki inanılmaz. Öyle güzel tavsiyeler var ki içinde, bir ara kendimi okur gibi oldum hatta. Iyilestiğim yerden kanadığım zamanlarımın sesi gibiydi bu kitap. O anlattı ben dinledim. Hayran kaldım kesinlikle okunmasını  tavsiye ediyorum. Okurken aslında dinleyebilirseniz bir de ne alâ. Beni etkileyen bir kısımı daha paylaşmadan edemeyeceğim. "Mesela kendine hiç teşekkür ettin mi? Gözlerini kapayıp, hafif gülümseyip şöyle dedin mi: "Delisin melisin ama canım kendim, sana teşekkür ederim." Hata yaptığını düşündüğünde, "Salak kafam, aptalım ben" demek yerine kendine hiç " seni seviyorum" dedin mi? Diyemezsin! Çünkü insan gerçekten tanımadığı kimseyi sevemez. Kendini tanı." "Ve unut... Unutmak en güzel yaşama sevinci."
Ah’lı Geçmiş
Ah’lı GeçmişYıldız Ertan · Doğan Solibri · 202119 okunma
96 syf.
·
Puan vermedi
Aşk, yalnızlık, aldatılmak… Malum hepimiz hayatımızın en az bir döneminde böylesi hislerle başbaşa kalmışızdır. O dönemlerde bu duygularla nasıl başedeceğimizi bilemeyecek kadar düşmüş durumda oluyoruz. İşte yazar tam da bu noktada bizlere çok güzel tavsiyeler veriyor. Yazarın anlatı tarzındaki kalemini sevdim. Parça parça alıntılarla bir çok duyguyu bizlere olduğu gibi geçirebiliyor. Bir solukta okunabilecek bir kitap fakat ara ara açıp yeniden göz atmanızı tavsiye ederim. Kitapta hoşuma giden birden çok alıntı var fakat beni en çok etkileyenlerden bir kaç tane bırakıp kaçıyorum. Sağlıkla ve kitapla kalın “Saç uçlarımdan tırnak uçlarıma kadar kırgın oluyorum bazı sabahlar.” ”İnsan ne olursa olsun bağlanmak istiyor bir şeye. Kökleriyle olmasa bile, batarken atılan bir ipe tutulmak istiyor. İp kopsa bile umut etmek istiyor.” ”Hayatın her zaman “daha”sı var.. Daha yaşanacak günler, gidilecek yollar, söylenecek sözler ve unutulacak birçok şey var… Yüzler, sesler, dokunuşlar, yeminler ve tutulmamak üzere verilmiş sözler… Ki hatırlamak yorduğunda “daha”ya sığınıyor insan, çaresiz… #kitapyorumu #bookstagram #kitaptavsiyesi #book
Ah’lı Geçmiş
Ah’lı GeçmişYıldız Ertan · Doğan Solibri · 202119 okunma
96 syf.
·
Puan vermedi
AH’LI GEÇMİŞ Sen onu aldatırsan bir başkası için,o başkası da seni aldatır bir başkası için.Kural bu… - Aldatılmanın vermiş olduğu acıyı , hayal kırıklığını,sevgiyi,aşkı okuyacaksınız. Neden ben diye sorgulayıp,terk edilmenin,aldatılmanın insanı nasıl etkilediğine,neler hissettirdiğine şahit olucaksınız. İnsanın önce kendisini kabul etmesi ve tanıması gerektiğini söylemiş yazarımız. Ruhunu gördüğün her şeyi seversin demiş. Kitapta alıntı yapılacak o kadar güzel cümleler varki. Ben bir kaçını sizler için seçtim. - Sizden bana bir söz gerek”Seviyorum”ile başlayan,”seninim”ile biten. - Seni bugun ya da yarın değil,dün gibi seviyorum. - Kimin yatağına atarsan ateşini,onun ahı kül eder bildiklerini. - Bir şeye sahip olmak değil ait olmak duygusu insanı yaşatır.
Ah’lı Geçmiş
Ah’lı GeçmişYıldız Ertan · Doğan Solibri · 202119 okunma