_Epikürcü zevk düşkünlerine göre, Tanrıların yaşamlarından daha mutlu başka yaşamlar düşünülemez. Çünkü tanrılar hiçbir iş yapmaz; hicbir şeyle uğraşmaz; hicbir gayret sarf etmez; bilgeliklerinin tadını çıkarırlar; en derin ve sonsuz hazları tadacaklarını daima bilirler. Epikürcülükte tanrıların tam anlamıyla mutlu olduğunu, ama tam tersine
MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI 3 Mayıs 1920'de o dönemdeki uygulanan mevzuata göre Meclis'te yeni kurulan hükümet üyeleri için ayrı ayrı oylama yapılmıştır. Maarif Vekilliği'ne aday gösterilen Hamdullah Suphi 60, Dr. Rıza Nur 43 rey almışlardır. Çoğunluğun sağlanamaması üzerine aynı gün ikinci oylama yapılmış adaylardan hiç birisi seçilmek
Reklam
Guy de Maupassant Roman Üzerine
Burada, asla ilişikteki romancığı savunma niyetinde değilim. Tam tersine, anlaşılmasını sağlamaya çalışacağım düşünceler daha ziyade Pierre ve Jean'da teşebbüs ettiğim psikolojik inceleme türünün eleştirisini gerektirecektir. Genel olarak Roman'ı ele almak istiyorum. Yeni bir kitabın çıktığı her sefer, aynı eleştirmenlerin aynı
ŞİİR EDEBİYAT TARİH OSMANLI
3. CİLDE BROWN'UN ONSOZU Müteveffa EJ.W. Gibb'in Osmanlı Şiir Tarih'ni halka sunarken bu mukaddimede dostumun eseri ve hatırasıyla ilgili olarak üç ayrı konudan kısaca bahsetmek istiyorum. Bunlar: Yazarın sabrı ve ilmî çalışmalarının neticesi olan bu eser ve özellikle şimdiki kısmı ve bunu takip eden kısım; el yazmaları koleksiyonu ve bayan
Sayfa 9 - Akçağ Yayınları ☪ 1. Baskı / 1999 - Ankara
KONUŞMALAR – I Bütün dünya ile birlikte Türkiye de büyük ve düşündürücü bir değişiklik içindedir. Çünkü bu değişiklik daha çok olumsuz yönlere doğrudur. Türkiye, çağdaş devlet olmaktan çıkmıştır. Devlet tarifi nedir? Bir vatandaş teşkilatlanmış bağımsız bir millet, değil mi? Türkiye bu tarife uymuyor. Bir kere bu vatandaki millet
Görünüşe bakılırsa İskender ateşli bünyesi nedeniyle hem içkiyi severdi, hem de epeyce asabi idi. Buna rağmen İskender çocukluğundan beri kendine hakim olmasını bilen, aşırılıktan sakınan bir kişiliğe sahipti. Genellikle sert ve öfkeli biri olarak bilinse de eğlence ve cinsel haz konusunda çok dikkatli davranırdı. Genç yaşına karşın dünya görüşü inançları son derece ölçülüydü. Güzel konuşma kabiliyetiyle övünen, olimpiyatlardaki zaferlerini sikkelerin üstüne kazıtan babası Philippos’un tersine şan ve şöhretten pek hoşlanmazdı. Çok hızlı koşan İskender’e, bir gün olimpiyatlarda koşu yarışına katılıp katılmayacağını sordular, o da “Yarışmacılar kral olsaydı seve seve katılırdım,” cevabını verdi. İskender’in sporcuları pek sevmediği bilinir, çünkü tragedya yazarları, flüt ya da lir çalanlar, şehirleri dolaşıp şiirler okuyan ozanlar, hatta avcılar için yarışlar düzenlediği hâlde güreş ve buna benzer oyunlara hiç önem vermedi.
Sayfa 6 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları