Evlerde, parklarda, bahçelerde bir türlü oyalayamadığımız çocuklar için hâliyle hafta sonları her mahalleye dikilen AVM'ler iyi bir ortam gibi gözüktü gözümüze. Hem çocuklar üşümüyor hem kendimizi azıcık lüks hissediyor hem de yemek için vakit kaybetmiyor ve park sorunu yaşamıyorduk. Aynı zamanda bir suya ederinin sekiz katı para ödeme fırsatı ayağımıza gelmiş oluyordu.
Emzirme odalarına yerleştirilen sallanan sandalye ve lambaderlere baktığınızda her şeyin size daha iyi bir hizmet sunmak için olduğunu zannetseniz de gün ışığının içeriye sızdırılmaması, ortak alanlara asla saat konulmaması, daha otoparktan başlayarak tüm koridorlar ve mağazalarda kesintisiz bağıran müzik sesi ise size bambaşka bir şey söylüyor: "Şimdi al, gerisini bir şekilde halledersin." Kesinlikle hiçbir duygunuzu harekete geçirmeyen, sanki dünya denilen şu gezegen, üzerinde katiyen hiçbir savaşın olmadığı, insanların asla açlıktan veya donarak ölmediği bir yermiş gibi, olabildiğince tuzu kuru tıngırdayan melodilerdir bunlar.