"Sonuçta insan kendine kazacak yeni tüneller bulabilir, ne de olsa eski bir köstebeğim."
Kaç insanın dün yüzünden her yeni günü berbat ettiği beni hayrete düşürür.
Reklam
Öylesine sarsılmıştı ki içinde bir şeyler kırılmış, Jacinta’nın omurgası olan idealizmi hasar görmüştü. O da ayakta kalabilmek için iki koltuk değneği kullanmaya başladı: Kabullenmek ve alışmak. Bir süre sonra o değnekleri de attı ve kayıtsızlığın elinden tutup yeni bir hayata doğru yürümeye başladı.
480 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
5/10 klasik düşmandan aşka tarzı bir kitap. Yani kitabı okurken sonunu tahmin edebiliyorsunuz. Ve düşman olduğu zamanlarda bile karakterler düşman gibi değillerdi. sanki birbirlerini sevdikleri için zorbalıyorlarmis gibiydi. İlk bir 350 sayfa güzel aktı bu arada ama geri kalanını okumak için yani resmen direndim. Çok sıkıcı bir hal almaya başladı zaten karakterlerin birbirine olan ilgisi çok belliydi yeni sonunu çok fazla tahmin ettiğim için okuyasım gelmedi. kurgu herkesin yazabileceği türden bir kurgudu. Özel bir yanı yoktu yani. Yani olay şöyle söyliyim gerçekten olay yok . Ben kitabı çok fazla başarılı bulmadım çünkü yani basit hemen yazayım da biteyım türündrn yazılmış ve sonu gelisen olaylar da cok tahmin edilebilir sadece Samantha ya giciğim tsk.
Tatlı Düşmanım
Tatlı DüşmanımKristen Callihan · Ren Kitap · 2023217 okunma
Stresimiz arttıkça mali konulardaki kararlarımız da hatalı oluyor. Stres sakin kafayla düşünmeyi ve uzun vadeli planlar yapmayı engeller, bir tür görsel tünel oluşturur ve o andaki stresi giderecek herhangi bir şeye dört elle sarılırız. Anlamsız faiz oranları uygulayan kredi kartı şirketleri varlıklarını insanların sağlıklı düşünemeyecek kadar stresli olmasına, bu yüzden de birkaç dakikalık rahatlama uğruna şeytanla pazarlığa girmeye hazır bulunmasına borçludurlar. Bu durum zamanla insanların çok daha ciddi maddi sorunlar yaşamasına, daha fazla strese girmesine ve daha beter kararlar almasına yol açar.
Sayfa 202 - Pegasus YayınlarıKitabı okuyor
Ama yeni yüzlerin varlığı konuşmaları ister istemez yüzeyselleştiriyordu.
Sayfa 363 - Can YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
40 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Bu dünyaya gözlerini açmış minik bir birey olan çocuğunuzun ilk yılları, büyüleyici olduğu kadar zordur da. Kendini ağlayarak, öfkeyle, itirazlarla ifade etmeye çalışan minikle nasıl iletişim kuracağımızı hemen çözemeyiz. Uyumak istemiyordur, yemek yemiyordur ya da sürekli ağlıyordur... İşte bu güzel seri, yeni nesil çocuklarımızla sağlıklı bir bağ kurabilmemiz, en zor gelen anları bile keyifli bir hatıraya dönüştürebilmemiz için yol göstermek, farkındalık oluşturmak için yazılmış. Gerek çizimleri gerekse miniklerin empati kurabileceği yalın cümlelerle çocuklara hitap etse de daha çok anne babalar için bir yardımcı görevi göreceği kesin. Kitapların 'önsöz değil bir manifesto' başlıklı kısmı ve sonlardaki konuyla ilgili yazılar sizi rahatlatıp, bakış açınızı genişletecek. Ayrıca kitapları nasıl okuyacağınız, daha doğrusu çocuk, kitap ve anne baba zamanını nasıl verimli hale getireceğiniz konusunda da yol gösteriyor yazarımız. Çok faydalı ve eğlenceli içerikleri olan kitapları okurken çocukla doğru iletişim kurabilmenin ne kadar önemli olduğunu görmemek mümkün değil. İlgilenelim, oyun oynayalım derken bile çocuğun hayal gücünü kısıtlayıp bir şeyler öğretme çabasına girebiliyoruz. Küçük çocuğu olan ya da yiğenler, torunlarla bir şekilde miniklerle vakit geçiren herkese tavsiye ederim. Hediye etmek için de tereddütsüz tavsiyemdir.
Oyun Oynamak İsteyen Küçük Fok
Oyun Oynamak İsteyen Küçük FokSinem Özen Canbolat · Hayy Kitap · 20237 okunma
Burası Hz.Amine validemizin; "Her başlayan biter, her yeni eskir, her taze bayatlar, her güzel çirkinleşir, her yaşayan ölür." dediği dünyadır.
Her gün, her an yeni bir evrene giriyoruz. Boş yere hayatımızın farklı olmasını diliyor, kendimizi başkalarıyla ve kendimizin farklı versiyonlarıyla karşılaştırıp duruyoruz ama gerçekte çoğu hayat bir yere kadar iyi ve bir yere kadar kötü.
Sayfa 177 - DomingoKitabı okudu
Bazı araştırmacılar, Ermeniceyi Hûricenin yeni bir lehçesi olarak görmektedir.
Reklam
455 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Kitabı yeni bitirdim və deyərdim ki, mənə təsir edən, uzun-uzun düşünməyə vadar edən kitablardan biri oldu.Bu təsiredici məqamlardan hansı birini deyim ki,:Müharibənin verdiyi itkilər, müharibənin nə dərəcə pis bir şey olduğu, məktəbə getməli olan, küçədə yaşıdları ilə oynamalı qız uşaqlarının erkən nikaha zorlanması, şiddət və bu kimi bir çox şey.... Kitabda olan obrazlar xəyal məhsulu olsa da, bu cür həyatlar haradasa yaşanır və az deyil. Hüseyninin səlis və təsirli dili oxucunu hekayəyə cəlb edir və personajların emosional dərinliyini daha da hiss etdirir. Roman Əfqanıstanın mürəkkəb tarixinə, xalqının iztirablarına həssaslıqla yanaşaraq oxucuda dərin təəssürat yaradır. Əsərda Leyla və Məryəm bütün çətinliklərə baxmayaraq hər zaman ümidlə həyata tutunmaya, yeni bir yol axtarmağa çalışır. Bəlkə də buna görə də əsərin adı “Min möhtəşəm günəşdir”. Kitabı çox bəyəndim və birinə bir kitab tövsiyə etdiyimdə ilk bu kitab olacaq. Bu cür əsərlər insanları öz problemlərinin həlli yollarını tapmağa ruhlandıra və daha yaxşı bir dünya üçün səy göstərməyə kömək edə bilər. Ancaq bəşəriyyəti xilas etmək üçün təkcə bir kitabın kifayət edəcəyini söyləmək çətindir.
Min Möhtəşəm Günəş
Min Möhtəşəm GünəşKhaled Hosseini · Qanun Nəşriyyatı · 201399,5bin okunma
220 syf.
·
Puan vermedi
·
422 günde okudu
Kendi Kendini de Üzersin, Hayat Zaten Üzer...
"Tanrım, beni yavaşlat. Aklımı dinginleştirerek kalbimi dinlendir. ... Beni yavaşlat Tanrım. Ve köklerimi yaşam toprağının kalıcı değerlerine doğru göndermeme yardım et. ... Ve hepsinden önemlisi Tanrım; bana değiştirebileceğim şeyleri değiştirmek için cesaret, değiştiremeyeceğim şeyleri kabul etmek için sabır, ikisi arasındaki farkı bilmek için akıl ve beni aşkın körlüğünden ve yalanlarından koruyacak dostlar ver..." İki elin parmakları sayısınca ziyaret edip dertlerime derman bulamadığım psikoloğumun isteği üzerine alıp başlarda hevesle okuyarak ilerlediğim, sonlara doğru kaplumbağa hızına düşerek neredeyse yıl boyu masamda süründürdüğüm kitap. Ne kitaptan ne de psikologtan doğrudan bir fayda görmüş değilim ama dolaylı olanını da inkar edemem. İnsan iyileşmeye meyilliyse bütün reçeteler iş görüyor. Değilse de bende olduğu gibi bütün bunlar içinde sıkıştığınız, geçmeyen zamanın geçmesini sağlıyor. Dolaylı dediğim fayda bu... Bakıyorsunuz ki zaman geçmiş, yeni yollar ve yeni zorluklar karşınıza çıkmaya devam ediyor. Bütün okumaların şifa ve heyecan getirmesi dileğiyle.
Hiç Kendimi Üzemem!..
Hiç Kendimi Üzemem!..Ertuğrul Köroğlu · HYB Yayınları · 201565 okunma
Özgür ve insan olmak istemiyor musunuz? İnsanlık ve özgürlüğün ne olduğunu anlamıyor musunuz?
Kubilay okumayı sever, meslekî olsun olmasın yeni bir kitabı bulup okumak ister, kitap azlığından yakınırdı. Çevresindekilerden yeni yayınlar olup olmadığını araştırır, kendisinde bulunan kitapları arkadaşlarına tanıtıp okutmaktan hoşlanırdı.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.