Dünya ne kadar da soğuk, karanlık...
Her taraf buzlarla kaplı sanki.
Donmuş kalpler, donuk bakışlar, üşüyen eller...
Karanlık bir yol kenarında titreyen
Yuvasız bir serçe gibiyiz,
Öyle öksüz, öyle yalnız...
Göğsümüz hızla inip kalkıyor,
Belki de son nefeslerimiz bunlar,
Sabaha çıkar mıyız?
Güneş bir kez daha doğar mı bizim
Sorma gülüm sorma
Bir garip haldeyim işte
Gitmeseydin diyorum gitmeseydin
Beni böyle bırakıp da yıkıp da
Sensiz kala kaldım ortalıkta
Tadı tuzu yok hayatın
Ortalık yangın yeri, ortalık toz duman
Umutlarım, sıfırın altında Erzurum
Gönlüm talan, gönlüm viran
Yaşıyorum öylesine
Yüreğin feryadını dile getir
Yanık türkülerde ara sevdaları
Bu zamanlarda güzelim,
şampiyon şeyler var;
bak şu havayı küçük bedeni ile yarıp giden serçe,
bir balıkçının kovasından fırlayıp kaçan balık,
doldurulmuş denizlerde hala yol bulan su,
bunları görüp şiir yazdırabilen senin gibi güzel bir neden
şampiyonsunuz işte; umutsuzluk bir sıfır yenik başlıyor güne…
“Eğer aşka yenik düşersem kendimden çok şey kaybedecekmişim gibi hissederdim.Zaten çok şey kaybetmişken daha fazlasının elimden kayıp gitmesine dayanamayacağımı bilirdim.”
Bu zamanlarda güzelim,
şampiyon şeyler var;
bak şu havayı küçük bedeni ile yarıp giden serçe,
bir balıkçının kovasından fırlayıp kaçan balık,
doldurulmuş denizlerde hala yol bulan su,
bunları görüp şiir yazdırabilen senin gibi güzel bir neden
şampiyonsunuz işte; umutsuzluk bir sıfır yenik başlıyor güne…
Bu zamanlarda güzelim,
şampiyon şeyler var;
bak şu havayı küçük bedeni ile yarıp giden serçe,
bir balıkçının kovasından fırlayıp kaçan balık,
doldurulmuş denizlerde hala yol bulan su,
bunları görüp şiir yazdırabilen senin gibi güzel bir neden
şampiyonsunuz işte; umutsuzluk bir sıfır yenik başlıyor güne…
a.konuklu