"Biz bir ülkeyi yok etmek istediğimiz zaman, şımarık varlıklılarına emrederiz, onlar itaat etmeyip orada kötülük işlerler. Böylece, o ülke helaka müstahak olur, biz de onu yerle bir ederiz." (İsra Suresi-16. ayet)
Bu ayete ilk bakışta belanın geleceği kesimin o ülkenin zenginleri, bunlara yol veren yöneticiler gelebilir, ancak
Aşkların en güzeli başlamadan bitendir, çünkü her aşk bitmeye mahkûmdur. Başlamadan biten bir aşkta da hayal kırıklığı, terk etme ya da yıkılış olmaz. Kısacası hayat bir kaybetme hikâyesidir Osman. Sonunda öleceğimize göre yaşamak yenilmektir.
Sayfa 300Kitabı okuyor
Dininiz dört şeyle gider;
![Selîm Gök[h]an](https://r2.1k-cdn.com/sig/size:96/plain/https%3A%2F%2F1k-cdn.com%2Fresimler%2Fuyeler%2F1266784_1714449424_K9hZo.jpg){kind=small}
1. Söylediğiniz, işinizi tutmazsa...
2. Bilmediğiniz işlere karışırsanız...
3. Bilmediğinizi öğrenmez, dolayısıyla cahil kalırsanız...
4. İnsanları, bilmedikleri şeyi öğrenmekten alıkoyarsanız...
Yukarıda sayılan dört şey bir toplumu ayakta tu- tan esaslardır. Doğru yol tutulursa kurtuluş olur. Yanlış yol ise felaketin içine atar. Bilhassa dördüncüsü her toplumun muhtaç şeydir. Ona engel olunduğu zaman yıkılış mukadder olur.
“Mücadeleyi sadece tehlike olduğunda seviyoruz ve her halükârda, son anda karar verme hakkı sadece ilk başta mücadele verenlere aittir, Refah döneminde ısrarlı bir muhalefet yapmayan yıkılış döneminde susmalıdır. Başarının habercisi, çöküşün tek meşru yargılayıcısıdır.”
Sayfa 57Kitabı okuyor
“Aşkların en güzeli başlamadan bitenidir, çünkü her aşk bitmeye mahkûmdur. Başlamadan biten bir aşkta da hayal kırıklığı, terk etme ya da yıkılış olmaz. Kısacası hayat bir kaybetme hikayesidir Osman.
Sonunda öleceğimize göre yaşamak yenilmektir. Yenilgiyle bitecek hayatlarımıza rağmen çok mutlu olmanı diliyorum.”
Sayfa 300Kitabı okuyor
"Amacıma varabilmek için dış dünya ile bağlarımı azaltmak lazım geldiğini seziyordum. Bedenimdeki her yıkılış,kafamda yeni bir ışığa yol açıyor. Ellerimin titremesi arttı fakat ben baktığım şeyleri daha ısrarlı ve düzenli görmeye başladım. Ah, ey peşinden koştuğum gerçekler, nihayet seni yakalayacağım! "
Sayfa 61Kitabı okudu
İslamda siyaset, erdemin pusatlarından biridir. O araç olmaktan çıkıp
amaç olduğu gün, fitne doğar. Fitne, yani bozuluş,
çürüyüş ve yıkılış kurdu. Bu kurt, islam toplumunun yüreğine girmeye yol buldu mu, güvensizlik,
şüphe ve inkar tohumlarını açan, onları besleyip
büyüten bir gübre ödevini görür.
Sayfa 26
İnsanın yıkılış öyküsü aynı zamanda umut öyküsüdür. Yıkılanı onarma ve kaybolanı yeniden bulma arzusu ya da kaybolanın bize bıraktığı manevi mirasla hayatımıza katılan mana , buhran dönemlerinde yolumuzu aydınlatır.
Sayfa 104Kitabı okudu
