Hiçbir şey yarına, güzel günlere duyduğumuz umudu kıramayacaktır. Sevgimiz, inancımız bütün güçlükleri yenecektir, yenmelidir!
Bu duvarlar yetmiyor bizi ayırmaya bilesin... Bu parmaklıklar, bu demir kapılar, bu hava, inan... Bazen bir yumrukta yıkacak kadar güçlü, Bazen bir serçe kadar güçsüzsem, bir nedeni vardır... Hangi zorluğu yenmemiş insanoğlu. Hele taşıyorsa içinde bu insanca sevgiyi. Güzel günler zorlu duraklardan geçer sevdiğim. Damla damla birikiyor insan. Damla damla sevgili... Bir gün akıp gideceğiz hayata... Duvarlar yıkılacak, açılacak bütün kapılar bilesin. Benim yüreğim sensin şimdi, seni vurur durur... Ve yine damla damla çoğalıyorsun içimde. Yılmaz Güney
Reklam
Selimiye’de iken “Ka­falarına balyoz gibi inen filmler yapacağım” diyordu.
12 Mart sonrası, 1973’lerdi. îşte herkes gibi, zorunlu bera­ berdik. Birbuçuk yıl falan. Ben şahsen Yılmaz’ı çok sekter bu­ lurdum. Örneğin bir ara “Sigara içeni, teşbih çekeni dışlayın. Bu burjuva alışkanlığıdır” diye tutturdu.
Esmerim, uzun kavuk gibi ince bir boyum var, patlıcan gibi kocaman bir burnum var. Ve de çirkinim.
Sayfa 115 - Düşün yayınlarıKitabı okudu
Burjuvaziden, halkın değerleriy­le çelişen burjuva yaşama biçiminden, yozlaşmış, çürümeye yüz tutmuş burjuva ahlak ve alışkanlıklardan nefret etmeyen bir insanın devrimci olması zordur, hatta imkansızdır.
Sayfa 282 - Güney yayınları Aralık 2000Kitabı okudu
Reklam
Bilinen bir gerçektir ki, bir topluma egemen olan ideoloji, kültür, siyasi anlayış, yaşama biçimi ve değer yargıları, o topluma ege­men olan sınıf ya da sınıfların damgasını taşır.
Sayfa 264 - Güney yayınları Aralık 2000Kitabı okudu
Ne zaman ki, işçi sınıfı, kendisini burjuvazinin siyasal- ideolojik kuyrukçuluğundan kurtarır, kendiliğinden bir sınıf olmaktan çıkıp kendisi için bir sınıf haline gelir, toplumun gelişim yasalarını ve gelişim eğilimlerini ve gelişim içinde kendi tarihi gö￾revini görür, işte o zaman tek mantıklı yol olarak gündeme gelen şey, bazıları için "çılgınlık" olur.
Sayfa 235 - Güney yayınları Aralık 2000Kitabı okudu
Devrimin zaferi hiçbir zaman kendiliğinden gelmez. Onu hazırlamak ve ele geçir­mek, kazanmak gerekir. Ve onu hazırlayabilecek ve kazanacak olan da yalnız, kuvvetli bir proletarya partisidir.
Sayfa 188 - Güney yayınları Aralık 2000Kitabı okudu
Bir ülkeyi yönetenler hile ve entrika yapıyorsa günlük işlerimiz içinde de bunun yansımaları olacaktır. Süte su katılacaktır, kadın satılacaktır, ahlaksızlık erdem olacaktır.
Sayfa 110 - Düşün yayınlarıKitabı okudu
Reklam
Hürriyet yok, Ekmek yok, Hak yok, Kolların ardından bağlandı Kesildi yolbaşların.
Sayfa 78 - Düşün yayınlarıKitabı okudu
Anadolu yoksulların, yoklukların ve acıların beşiği... Ortak dilimiz acıdır bizim
Sayfa 68 - Düşün yayınlarıKitabı okudu
Babam dünyanın en güçlü adamıydı Bir ekmeği hepimize bölebiliyordu.
Sayfa 50 - Düşün yayınlarıKitabı okudu
Evet arkadaş; kim olduğumu, ne olduğumu. Nerden gelip nereye gittiğimi sen öğrettin bana. Elimden tutup karanlıktan aydınlığa sen çıkardın. Bana yürümey i öğrettin yeniden. El ele ve daima ileriye Bir gün ... Bir gün birbirimizden ayrı düşsek bile Biliyorum, hiçbir zaman ayrı değil yollarımız Ve aynı yolda yürüdükçe Gün gelir ellerimiz yine dostça birleşir Ayrılsak bile kopamayız ...
Sayfa 17 - Düşün yayınlarıKitabı okudu
1,500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.