Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
71 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
Cok hızlı kararlar mı acaba:)
Kitap ilk başta çok iyi sonra bazı betimler çok fazla bi tık sıkabilir orası ama sonradan okurken kafanda kurduğun senaryo olmuyor farklı bir serüven yaşanıyor
Bir Kadının Yaşamından Yirmi Dört Saat
Bir Kadının Yaşamından Yirmi Dört SaatStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2020126,9bin okunma
“O zaman her suçta bir tutku unsuru bulmak, bu tutkuyu da mazeret saymak yeterli.”
Reklam
İnsanların çoğu sınırlı bir hayal gücüne sahiptir.
Peyami Safa
«Bir Tereddüdün Romanı» na kadar şüpheci görünürüm. Varlığın manası üzerinde tereddütlerim olmuştur. Bu romanın kahramanı sorar: «Manaya mana veren biz miyiz?» Bu sorunun cevabı yirmi sene sonra «Matmazel Noralya'nın Koltuğunda verilmiştir. «Varlığa mana veren insan değildir. İnsana mana veren varlıktır.»
Sayfa 29
"Bir-çocuk-çürük-bir-diş değildir sözü bile güzel bir cümleden başka şey değil. Sayın meslektaşımın savaşa katıldığından, tabancasını ateşleyip insan öldürdüğünden kuşkum yok, bir çocuğun yirmi yaşına geldikten sonra da çürük bir diş olmadığını unutmuştu herhalde. Savaştan daha kötü bir çocuk bilmiyorum. Yirmi yaşa ertelenmiş toplu bir çocuk cinayetidir savaş."
Ve bazen bir gece de yirmi beşinden kırkına gelebiliyor bir insan.
“İnsan kırkına geldiğinde yirmi beşindeyken bilmediği şeyleri hissediyor hayatla ilgili.”
Reklam
Öyle hesapsız coştuğum olur ki sanırım Mektepten henüz çıkmışım yaşım tam yirmi bir
Sayfa 232Kitabı okudu
Haksız yere suçlanmak zordur, ama hayatlarında bir kitap açıp okumamış veya yaşadıkları yerden yirmi kilometre bile uzaklaşmamış kişilerin sana tepeden bakması daha da zordur.
Üniformasını bir ceset gibi terk edilmiş görünce boğazına bir hıçkırık tıkandı, bu üniformayı tam yirmi savaşta giymiş, karnında çocuğunu taşıyan anne gibi o da bu üniformayla tek beden olmuştu.
Ah o tatlı çocukluk çağım! Hayatımın yirmi beşinci yılında senin özlemini çekip hayıflanmak ve ölürken bir tek senin anınla keyiflenip seni minnetle anmak ne ahmakça!
Reklam
Sonra entelektüellerin bildiği güzel bir Lady Godiva'nin hikâyesi vardır. Özellikle şiire tebelleş olan pek çok kişi “ne Godiva geçer yoldan, ne bir kimse kör olur” (İsmet Özel) dizesini ezbere bilir. Godiva'nin hikâyesi şudur: Godiva, kocası Lord Leofric'un halka uyguladığı ağır vergilere isyan eder. Zeki koca bir anlaşma yapar;
Sayfa 21 - Alfa YayınlarıKitabı okuyor
Mustafa Kemal bizde misafir kaldığı günlerden birinde: — Ne güzel saray, yazık ki, içinde talihsiz bir hükümdar mahbes hayatı yaşıyor. Demişti. Çırağan Sarayı’nda yirmi küsûr yıldan beri mahlû Hakan Beşinci Murad oturuyordu. Dışarısı ile her türlü irti­batı kesilmişti, içli besteler yaptığı söyleniyordu. Bu şarkılar zamanımıza kadar gelmiş midir, bilmiyorum.
Sayfa 66 - İnkılap ve Aka kitabevleri
Birbirimizle ilgilendiğimizde, birbirimize verdiğimiz şey yirmişer dakikalık yaşamdır. Bilin ki o yirmi dakika bir daha geri gelmeyecek. Birbirimize verdiğimiz şey yaşamlarımızdır ve bu, sevgiyi ifade etmenin güçlü bir yoludur.
İnsanların çoğu sınırlı bir hayal gücüne sahiptir. Durumlarını uyaracak ölçüde yakınlarında gerçekleşmeyen bir olaya ilgi göstermek pek içlerinden gelmez; ama aynı şey gözlerinin önünde, doğrudan duygularına dokunma mesafesinde gerçekleşirse, bu olay önemsiz bile olsa, hemen aşırı bir duyarlılık gösterirler. Böylelikle normalde nadiren görülen tepkilerini ölçüsüz ve abartılı denebilecek bir sertlikle telafi etmiş olurlar.
Sayfa 1 - Türkiye İş Bankası, Kültür Yayınları, 19. BasımKitabı okuyor
Yirmi yıldır evlilermiş, düzenli olarak kavga ederlermiş ama bir süredir hiç kavga etmez olmuşlar. İşte o zaman kadın aralarındaki ilişkinin kesin olarak bittiğini anlamış.
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.