Ve güz geldi Ömür hanım. Dünya aydınlık sabahlarını yitiriyor usul usul. İnsanın içini karartan bulutların seferi var göğün maviliğinde. Yağmur ha yağdı ha yağacak. İncecik bir çisenti yokluyor boşluğunu insan yüreğinin. Hüznün bütün koşulları hazır. Nedenini bilmediğim bir keder akıyor damarlarımdan. Kalbimin üstünde binlerce bıçak ağzı ve yüzüm
İnsanlar ve cinler, devler, yer ve gök yaratıkları bu ilâhî devlette hep görevlidirler. “Görev” kutsallaşmıştır. Bu sebeple de, en güç görev bile, kolayın kolayı olmuştur.
Biz kitap yazmayız, kitaplarda bizi yazarlar hadi eyv hahhaha
Bütün insanlar dünyaya en azından bir kitap yazabilmek için gelmiştir, başka bir şey değil. İster sıradan ister çok özel olsun, önemi yok, yazmayan kişi yitik insandır, iz bırakmadan gelip geçer.
Güneydoğu Asya'nın her yerinde insanlar ten rengi konusunda çok hassastırlar. Ne kadar açık tenli, "ay rengi"ne ne kadar yakınsanız, o kadar değerlisinizdir.
İnsanlar zaman zaman kötülüğün iyiliği doğurduğunu söylerler. Bu öyle çok kez ve öyle çok kişi tarafından söylenmiştir ki iyilikle kötülüğü ve birini ya da diğerini yaşamış kişileri birbirinden ayırmak zahmetine girdiğimiz sürece evrensel bir gerçek olabilir.