Yollarda, kış geceleri, barınaksız, giyeceksiz, azıksızken, bir ses kuşatırdı donmuş yüreğimi: " Güçsüzlük ya da güç: Al sana işte güç. Bilmiyorsun nereye gittiğini, bilmiyorsun niçin gittiğini oraya, gir her yere, yanıtla her şeyi. Bir ceset olsaydın ancak bu kadar öldürebilirlerdi seni." Sabahleyin bakışım öylesine yitik ve davranışım öylesine ölgün olurdu ki, karşılaştığım insanlar belki de görmezlerdi beni.
Sayfa 88 - Kötü KanKitabı okuyor
Ömür Hanımla Güz Konuşmaları - Şükrü Erbaş
...Ve güz geldi Ömür hanım. Dünya aydınlık sabahlarını yitiriyor usul usul. İnsanın içini karartan bulutların seferi var göğün maviliğinde. Yağmur ha yağdı ha yağacak. İncecik bir çisenti yokluyor boşluğunu insan yüreğinin. Hüznün bütün koşulları hazır. Nedenini bilmediğim bir keder akıyor damarlarımdan. Kalbimin üstünde binlerce bıçak ağzı... ve
Reklam
Eğer insanlar, istemedikleri anıları bile hatırlama yetisine sahip olmasaydı tarihi hatırlamak ve onu değiştirmek nasıl mümkün olabilirdi?
Sayfa 185Kitabı okudu
... +169
Eğer insanlar, istemedikleri anıları bile hatırlama yetisine sahip olmasaydı, hakikati hatırlamak ve onu değiştirmek nasıl mümkün olabilirdi?
Sayfa 185Kitabı okudu
Sokaktaki adamların gözlerinde yitik Nasıl oluyor bir türlü anlamıyorum Arada bir barış arada bir gökyüzü Her şeyin güzeli aşkla beraber Kesik kesik Hiç durmadı aşk dursa bile dünya İnsanlar sevdiler hep bazı insanları Gece inmesin gözlere ve sokaklara Vücutlar arasında kadınlık erkeklik Aşkla ayakta
“Zehirlenen kanı değiştirircesine uygarlığın damarlarına yeniden taze kan, umut ve canlılık doldurabilmelidir insanlar.”
Reklam
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.