Mırıldandıklarım
masumlar ne anlatır yüzlerinde?
cennet, neyi yitirdikten sonra aramaya
başladığımız şeydir?
içimizdeki boşluktan başka nedir ki ölüm?
bu boşlukla nereye dek gidilebilir?
VAZGEÇMEK
* Elindeki külleri savurup gökyüzüne, yukarıya bakmaktır.
* Vazgeçmek bazen tercih, bazen kabullenmek, bazen de tükenmek demektir.
"Bugün içimdeki yerini değiştirdim.
Yüreğimin ortasında duran yerini değiştirdim. Bunun için önce kaldırdım seni durduğun ve iz bıraktığın yerden. Neredeyse şeklini almış etimin üzerinden. Sonra yastık
Kışı geçirirken epey yol aldım
İsmet Özel okudum bolca
Geç keşfettiğimi hissettim.
Zaten ben ne zaman güzel bir şeye rastlasam onun tadını almak yerine ya geç bulduğuma hayıflanır ya da erken bulduğum için umursamadan geçer giderim.
Kış çetindi.
Öyle ya hasret ülkesinin kışı çetin olur.
İnsanlar doğurdum, insanlar öldürdüm
Geceyi seyredip gündüze sırtımı döndüm
Kah ağladım kah küçük bir çocuğa kızdım
Sonra öpe öpe gönlünü aldım
Bahar gelir diye umut ettikçe
Kış bahara düştü
Bahar uzak bir toprak yollu köye ulaştı
Henüz buralara uğramadı
Ne eski bir dosttan seda ne eski benden bir haber vardı
Kış soğuktu
Geceler boyu
Yalnız o heybetli ve hasret kokan dizeler vardı;
Erzurum garında, banklar üstünde
Uyku tutmuyor karanlıkları
Yitik düşlerimi kovalıyorum
Gölgeler gidiyor; ben kalıyorum
Bir ay parçası, bir gönül karası,
Sinemizde bir ukte yarası,
Kırık kalpler, kayıp yollar, zati muhterem hayeller, dertler, tasalar.
Bir fiil cümlesi hayatlar, esen estikçe soğuyan
ümitler yol tıkalı gönül kapalı umudu yitik
hayatlar...