Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Ona doğru ilerledik, acılarına rağmen; annesinin göğsüne başını yaslamak veya annesinin onun göğsüne başını yaslaması için ayakta bekliyordu. Sarıldıktan sonra Abidin Bey'e en büyük ağbeyim Kerim'e ve anneme selam verdi. Sonraysa bana selam vermeden direkt olarak tekerlekli sandalyesine oturdu. Ona sinirlenecek, az kalsın çıldıracaktım; ne var ki tekrardan kendini taşıyarak ayağa kalktı, birinci selamlaşma faslından ötürü yorgundu. Şöyle dedi; Görüyor musun Filistin, benim için ne kadar önemlisin? Onların hepsine bir defa selam verdim, ama seni selamlamak için sana özel kalktım. Ellerini bana doğru uzat. Sen benim eşimsin, yaban kekiğim...
Sayfa 111Kitabı okudu
Bütün bedeni yorgundu, her bir yanı havanda dövülmüş gibi.
Reklam
Yorgundu, o hep yorgundu. Hem zaten, en çok anneler uyumalıydı.
Çok yorgundu. Anlatmaya kalkışmaması daha doğruydu, biliyordu yine de elinden geldiğince açıklamaya çalıştı. "Biz babamıza yardımcı olmadık. Onun yalnızlığını paylaşmadık. Yalnız..." Doğru sözcükleri bulup çıkaramıyordu, zaten bulsa bile ağabeyinin kavrayacağı sözcükler değildi bunlar. "Kıyısından dolandık."
Güzel beyaz bir tay doğururdu her sene hafızam Yorgundu oysa Durmadan, durmadan hatırlamaya koşmaktan.
Reklam
~~~ [••Gözleri güzel ama yorgundu...Mutsuz bir kadın ne kadar güzel olabilirse o da o kadar olmuştu.••] ~~~
Sezen AKSU;
∾ Ağlamak güzeldi. Aşk acıtıyordu. Akşamlar yorgundu. Herkes yaralıydı. Kalp unutmazdı. Şehirler, arka sokaklar terk edilmek içindi. Yol arkadaşları çekip giderdi. Ayrılıklar bitmezdi. Tutunamasak da, güller solsa da bir çocuk sevebilirdik. Söz bitse de şarkı söylemek lazımdı. Herkes; « sevdiği şarkılar kadar » 'dı. ∾
O sırada içim, şimdiye kadar kendime belki bin kez sorduğum soruyu soramayacak kadar yorgundu: Böyle olduğum gibi kalsam bunda ne terslik vardı?
Reklam
Yorgundu. Hiçbir şeye hali yoktu. Zoraki yaşıyor gibiydi.
Sayfa 35
Yürüü! Yolumuz uzun.
Yorgundu, bitkindi, yarı deliydi ama kararlıydı.
Güzel beyaz bir tay doğururdu her sene hafızam Yorgundu oysa Durmadan, durmadan hatırlamaya koşmaktan.
Didem Madak
Didem Madak
Çıkmaz sokak...
Irvin D. Yalom: "Yaşam, birbirinin kopyası iki yokluğun, doğumdan önce ve ölümden sonra gelen iki karanlığın arasında çakan bir kıvılcımdır." ...... Usul usul gözleri kapanıyordu, Gözkapakları da çoktan düşmüştü zaten. Ve gözlerinin içine kan gölü çökmüştü. Amacı bu kan gölünün, Acımasız manzarasını, örtme çabasıydı… Yıllar mı yorgundu, O mu yılları yormuştu, Yoksa geçen yıllarla birlikte çok mu yorgundu? Çok şey düşündü, Çok şey konuştu… Ama ne düşündükleri, ne de konuştukları, Kendisini istediği yere getirememişti işte… Düşündükleri de, konuştukları da Çıkmaz bir sokaktan yürümek gibiydi. Ve Kıvılcımı vardı çıkmaz sokağın...
Nuh Karaaslan
Nuh Karaaslan
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.