Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Yorum

Li-3 isimli okurun asıl gönderisini gör
Metin T. okurunun profil resmi
Böyle incelemeler ufuk açıcıdır ama inceleme sahibini okurları nezdinde uçlara sürükler. Zaten sen de belirtmişsin. Bazı hoş olmayan itişmeler olması dışında güzel bir teati ortamı da oluşmuş. Oysa burada konuşulanlar ne Türklere ne de Kürtlere zarar verir. Çünkü konuşanların tek silahı bu: Fikrini beyan etmek. Dolayısıyla birbirinizi azarlamanız hoş olmamış. Azarlamadan söylenen her söz dinleyeni düşünmeye sevk ederken, her azar, karşı azara sebep olur. Öyle olunca da kimse kimseyi anlamaya çalışmaz. Cepheleşme dediğimiz kısır döngü oluşur. biz biz idik biz idik otuz iki kız idik ezildik büzüldük bir duvara dizildik, halleri çıkar ortaya :)))) Güzel fikirler dillendirilmiş. Biz de ıcık çizittirelim. Sorunu çözersem şaşırmayın ha! Orta Doğu’da bir petrol bir de kan davasına dönüşmüş şiddet üretilir. Çünkü sorunlar konuşulmaz. Konuşmak için fikir sahibi olmak gerekir. Asıl korku da odur zaten. Fikirden, fikirlerin özgürce dile getirilmesinden korkarlar. Bu coğrafyadaki tüm ülkelerde, çoğu da cumhuriyettir, ilkokuldan itibaren çocukların kulağına şu şeytanlık fısıldanır: Konuşma ve sakın konuşturma. Konuşursa da dinleme, çak ağzına bir tane. Halbuki ifade özgürlüğünün sınırları genişletilirse, mevcut “şiddet özgürlüğünün” sınırları daralır. Nasıl Türklerde milliyetçi, militarist, baskıcı bazı fikri tutarsızlıkları yaygınsa, maalesef her sosyal seviyeden, her gruptan Kürt, Çerkes, Boşnak vs. kökenli vatandaşımızda da şiddet konusunda tutarsız fikirler ve zihinsel paradokslar yaygın. Şiddetin farklı bir biçimde tanımlanıp, öznel bir kavrama dönüştürülüp, sanki özgürlüğün aracıymış gibi yeniden üretilmesi, en tehlikelisi budur işte. Çünkü bir kurumlaşmaya delalet eder. Fransız devrimiyle başlayan, Sovyet devrimiyle süren bir kurumlaşma. Oysa, şiddet şiddettir, şiddetin bahanesi de, şiddetin bahanesidir. Bahaneler ile asıllar karışıverince, dönüp dolaşılıp yine ilk tokadı, ilk taşı kim atmıştı kısır döngüsüne girilir. Yeter ki demokrasi olsun, yoksulluğa da, ayrılığa da çözüm bulunur, bir tek keder, o da ölümdür, kalır yeryüzünde. Nasıl ama, çözdüm gördüğünüz gibi. Yasinciğim sayende oldu. Yoksa konu çözümsüz kalacaktı. :))) Kedersiz bir Pazartesi dilerim.
Lightmorelight okurunun profil resmi
Tskkrler hocam, demokrasi kültürü yanında: Ayrıca şiddetin temelinde sevgisizlik olmasını, bunun nedeninin ise güzel örneklerin olmaması, anlatan yaşayan insan evlatlarının ortaklıkta bulunmaması, rol model eksikliği, aile ortamında bunun olmaması (genel olarak), Birde bizde değil ama bir çok ortadoğu ülkesinde koltuk çok kıymetli, "koltuk belasına gardaş bu çektiğimiz dert bizim" diyebilirdi cem Karaca. Son ve en önemli olarak, tabi demokrasi, sevgi, saygı, sinir katsayısı düşüklüğü, refah, eğitim gibi şeylerin hepsinin üstünde Adalet olmaması en etkili neden gibi geliyor. efkari ammeye arz ederim efenim.
Metin T. okurunun profil resmi
En güzeli sevgi evet. Ama son tahlilde, eğer ülkede demokrasinin tüm kurumları hayata geçirildiyse, karşında oturan memurun seni sevmesine, sana saygı duymasına, tahammül etmesine ihtiyaç duymazsın. Olursa en güzeli o, ama olmazsa da ölmezsin. Umurunda bile olmaz. Bilirsin ki yasaya uyacak ve senin giriş mührünü basacak.
Lightmorelight okurunun profil resmi
Son halini bi daha okurmusunuz hicam, ha bire değiştirdim. Böyle eleştirilerin geleceğini tahmin ederek
Li-3 okurunun profil resmi
Şahane çözüm oldu abi ellerine sağlık :))
Yorum yapabilmek için giriş yapmanız gerekmektedir.