Şiirin bir kısmı alıp bir kısmını almamak anlam kaymasına neden oluyor, doğrusu; “Doğrudan doğruya Kur’an’dan alıp ilhâmı,
Asrın idrâkine söyletmeliyiz İslâm'ı”. Yani Kuran'ı okuyup anlayıp günümüzdeki problemlere Kuran ışığında çözüm bulmalıyız.
Zaten burada kastedilen odur ve onun üzerinden eleştirilir Merhum Akif.Kur'anı Hz.Peygamber'in sünnetine başvurmadan anlamanız mümkün değil.Kaldı ki o zaman ki(bugün de aynı) reformistlerin hepsi bu söylem üzerinden yeni şeyler ihdas etmişlerdir.
Nebimizin sünnetine de başvuralım buna kim itiraz edebilir, ama sünnet arapça birinin yapmayı alışkanlık edindiği şey demektir. Nebimizde Kuran okumayı, Kuran'ı ahlak edinmeyi kendine sünnet edinmiştir. Şimdi ki müslümanların sünnet anlayışı bu mudur?
Değerli kardeşim,Sünnetten kastımız Peygamberimiz'in fiili,kavli ve takriri sünnetidir.Peygamber Efendimiz'in ahlakının Kuran ahlakı olduğunu Aişe anamızdan işittik.Kur'anı Kerim ve sünneti seniyye ayrılmaz iki parça gibidir.Sünneti devre dışı bıraktığınız anda istediğiniz ayetten istediğiniz hükmü çıkarabilirsiniz .Mesela İçki'ni faydalı olduğu ayetini müstakil olarak aldığımızda haramlığı devre dışı kalmış olur.Ancak biliyoruz ki bu ayetin hükmü nesholunmuştur.Merhum Akif Abduh'u sever ve ona hayranlığını açıkca dile getirirdi,kaldı ki bir şiirinde de bunu dile getirmiştir.Mısırda ilk mason locasını kuran da Abduh'tur.Kendisinin müctehit olduğunu ilan etmiş pervasızca Kur'an ve Sünnete aykırı fetvalar vermiştir.Kadınlara tesettürün gerekmediğini iddia esen Ahmet Emin'i de desteklemiştir Abduh.Merhum Akif inanıyoruz ki bu kişiler gibi ileri derecede reformist düşğnmüyordu.Ancak bu yanlışını insanlara bildirmek de alimlerimizin vazifesidir.Ahmed Davudoğlu hoca bu kitabını da bu vazifeye binaen yazmıştır.Allah ondan razı olsun.Tafsilat için esere başvurabilirsiniz.
Yorum yapabilmek için giriş yapmanız gerekmektedir.