Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Yorum

Ferdinand Bardamu isimli okurun asıl gönderisini gör
Ferdinand Bardamu okurunun profil resmi
Söylediğiniz belgesele göz atacağım ama şu konuda anlaşalım ben kesinlikle ateist değilim. Ateistlerin de benim gözümde Müslümanlardan veya Hristiyanlardan bir farkı yok. Onlar kanıtlayamadığı bir tanrıya inanıyor ateistler de yokluğunu ispat edemediği bir yokluğa inaniyor. Ben bir gücün yokluğunu reddetmiyorum sadece o gücün iradeli bir güç olduğuna inanmıyorum. Kutsal kitapları okuduğunuzda o kadar akla mantığa uymayan cümleler var ki bunların bir yaratıcı tarafından söylendiğine gerçekten inanmak zor. Çok kısa bir örnek vereyim: Kur'an ilk kez derlenip kitap haline getirildiğinde önceki orijinal nüshalarin hepsi yok edilmiş. Bunun sebebi olarak da derlenip kitap haline getirilen Kur'ana şirk koşulmasini engellemek için yapıldığı söyleniyor. Önceki nüshalar ile kitap arasında en küçük bir fark, değişiklik yoksa neden şirk olsun ki...Bu konu hiç mi kafanızı kurcalamıyor mesela? Çok küçük bir ihtimal de olsa derlenip kitap haline getirilirken eklemeler veya çıkarmalar olamaz mı? İnsanoğlundan bahsediyoruz güç için yapmayacakları şey yoktur.
Muhayyîr ✓ okurunun profil resmi
Öncelikle samimi yaklaşımın için teşekkür ederim. İlk olarak gücün iradesiz olduğunu neye dayandırıyorsunuz peki bunu öğrenmek isterim. İkinci olarak şu noktada anlaşalım. Akıl her şeye cevap verebilecek bir kapasite de değildir. Belli sınırları vardır. Bunu söylerken aklı bir kenara atalım demiyorum aksine onu olmadığından büyük gösterme durumuna girmeyelim diyorum. Yoksa Kuran da bir çok ayetinde akla atıf yapar ve sorgulama konusunda direktifler verir. Üçüncü olarak; Kuran-ı Kerim tarihî konusunda bir kaç bilgi eksikliğiniz var. Birincisi Kur'an'ı Kerim ilk olarak Hz.Ebubekir zamanında bir mushaf şeklinde toplanmıştır. O vakitte diğer sahabede de mushaf şeklinde olmasa da bir sürü nüsha zaten mevcuttur. İkinci olarak dediğiniz, Hz. Osman zamanında çoğaltılması ve dağıtılması meselesidir. Önceki nüshaların yakılma sebebi arapça ile alakalıdır. Arapçada kıraat ve lehçe farklılıkları mevcuttur bu kıraat farklılıklarını ortadan kaldırıp okunması için bu yapılmıştır. Yani bu kıraat meselesi kurandaki herhangi bir kelimenin manasını değiştirmemektedir. Bazı sahabilerin Kur'an üzerine Hz. Muhammed'in ayet ile alakalı açıklamalarını yazması da bunun Kur'an ile karışma olasılığı olduğundan dolayı da bu önlem alınmıştır. Bu konu da daha fazla bilgi sahibi olmak isterseniz, kıraat farklılıkları meselesini Arap dili ve edebiyatı kitaplarından öğrenebilirsiniz. Bir de şirk ifadesi yaratıcı ile alakalı bir kavramdır. Kur'an'a şirk koşulma tarzı söyleminiz İslami literatür açısından doğru değildir. Son olarak ekleme yapılıp yapılmadığı meselesine gelince, eğer bir ekleme olsaydı yüzlerce çelişkisi bulunurdu ama ben bu zamana kadar önüme getirilen hiçbir ayette çelişki görmedim. Beni Kur'an'ın en çok etkileyen yanlarından biri de asırlardır ezberlenmesi ve hafızların hepsinin aynı kelamı okumasıdır. Bir de bu hafızlar sadece Türkiye açısından baksak kendi dilleri olmadığı halde bile sanki ana dilleri imiş gibi hatasız okumaları ve ayrıca bu kitapta benzer bir çok ayet var iken de bu ayetlerin hiçbirinin yerlerini karıştırmamaları durumu bana gerçekten hayret veriyor..
Yorum yapabilmek için giriş yapmanız gerekmektedir.