Sabitlenmiş gönderi
Memleketin ancak okuyup yazmakla kurtulacağına inananlardanım.
- Reşat Nuri Güntekin
Tutunamayanlar
edebiyat tarihine unutulamayacak bir iz bırakan tutunamayanlar'ın ilham kaynağı olan o pasaj
“dünyada hepimiz sallantılı, korkuluksuz bir köprüde yürür gibiyiz. tutunacak bir şey olmadı mı insan yuvarlanır. tramvaydaki tutamaklar gibi. uzanır tutunurlar. kimi zenginliğine tutunur, kimi müdürlüğüne, kimi işine, sanatına. çocuklarına tutunanlar vardır. herkes kendi tutmağının en iyi, en yüksek olduğuna inanır. gülünçlüğünü fark etmez. kağızman köylerinden birinde bir çift öküzüne tutunan bir adam tanıdım. öküzleri besiliydi, pırıl pırıldı. herkesin, “- veli ağa’nın öküzleri gibi öküz, yoktur”, demesini isterdi. daha gülünçleri de vardır. ben, toplumdaki değerlerin ikiyüzlülüğünü, sahteliğini, gülünçlüğünü göreli beri, gülünç olmayan tek tutamağı arıyorum: gerçek sevgiyi! bir kadın. birbirimize yeteceğimiz, benimle birlik düşünen, duyan, seven bir kadın!”
Gelişim
Yazar Mark Manson şöyle demiş,
“Oyunlardan vazgeçene kadar, tutkumun oyunların kendileri için olmadığını fark ettim (onları gerçekten sevmeme rağmen). Esas tutkum; gelişim, bir şeyde iyi olmak ve sonra daha da iyi olmak... Belki sizin için, bu başka bir şeydir. Belki de işleri verimli bir şekilde organize etmek ya da bir fantezi dünyasında kaybolmak ya da birine bir şeyler öğretmek ya da teknik problemleri çözmek olabilir. Ne olursa olsun, sizi bütün gece ayakta tutan faaliyetlere değil, sizi büyüleyen faaliyetlerin ardındaki bilişsel ilkelere bakın. Çünkü başka bir yere/şeye kolayca entegre edilebilirler.”
Okur Takip Önerileri
İnsana saygımı korumak için insanlardan uzak duruyorum.
- Dostoyevski
yasin tekrar paylaştı.
Sanıyosunuz ki sadece sizin vaktiniz kıymetli, sizin sorumluluklarınız var. Ben bin tane derdin ortasında bile sevdiklerime yanında olduğumu belli ediyorum. İkili ilişkilerin hepsi fedakarlık ister arkadaşlar kimse bize çoluk çocuk bahanesi sıralamasın biz oraları çoktan geçtik.
Tolstoy'a göre; tüm muhteşem hikayeler iki şekilde başlar: “ya bir insan bir yolculuğa çıkar, ya da şehre bir yabancı gelir..”
Stefan Zweig diyor ki: “Kitap okuyan insanlar, dünyayı yalnızca kendi gözleriyle değil, sayısız insanların ruhsal bakışlarıyla görebilir.” Martin ekliyor: “Kitap okuyan biri, ölmeden önce binlerce hayat yaşar. Hiç okumayan insan ise sadece bir hayat.”
“Benim kendime saygım var” vazgeçişi dünyanın en onurlu vazgeçişidir. İnsan hiçbir şey için kendisine saygısını yitirmemeli.
yasin tekrar paylaştı.
Dokunduğun her şeyin bir gün yok olmak için şimdi var olduğunu hatırla. Gün bittiğinde, herkes gittiğinde, zamanı geldiğinde elinde kalan tek şey aynada gördüğün kişidir. Zamanını, çabanı sarfederken bunu gözardı etme. Çünkü her şey, bir gün gitmek için gelir, bitmek için başlar.
Yol güzelse yürüyorum işte biraz , çay sıcaksa içiyorum, kitap sararsa saatlerce okuyorum, ne aşka kapalıyım ne yalnızlığa küsüm hatta biraz benimsemiş ve içselleştirmiş bile olabilirim, ufak şeylerden mutluluk çıkarabilen minimalist yanıma sarılıp yaşamaya çalışıyorum.
Gerektiğinde insanların hayatından kaybolmayı öğrenin. Sadece sessizce uzaklaşın. Değerinizi bilmeyenlere siz olmadan yaşama izni verin. Size açılacak kapılara siz bile şaşıracaksınız.
Şimdiye dek, namusum ve şerefim ile dürüst bir insan olarak yaşadım, ancak kanserden başka bir sonuç elde edemedim.
- Walter White (breaking bad)
Sana yanığım ama bu ateşi harlama
Nalan
Dizinin dibi çok güzel yer
Ama yaşayamam ben orda
Sen bahçesin, ben kasırga
Çiçeklerin kopar burda
Yapma Nalan
Ben karşının taksisiyim