Yüksel Yüksel

GörBeni 240
hissettiği duygunun adım koydu: Değersizlik duygusuydu bu . Başkaları tarafından biçilmiş bir değere ait olmakla başlayan, hep diğerlerinin gözünden kendini görüp neye layık olup olmadığını yine diğerlerinin gözünden tartan bir hastalık gibiydi... Bu adamda bedenlenmişti o duygu. Başkasının hürmet gösterdiğine otomatik olarak hürmet gösterme eğiliminde olan, birinin değerini başkasının gözünden biçen herkese bulaşmış bir zehirdi . Şişeyi indirdi Ülkü, insanları sahip olduklarıyla değerlendirecek kadar sığ olan bu adama öyle acıdı ki ister istemez tebessümü büyüdü dudağının kenarında, aşağılamadan değil merhametten doğan bir tebessümdü bu. Kendi değerini başkalarının gözünden biçen kişilere merhamet göstermek gerekirdi, çünkü ancak onlara gösterilen merhamet onları uyandırabilirdi. Merhametti merhametsizliğin tek ilacı . İnsan kendi değerini bilmediğinde, kendisine ucuza değer biçecek biri mutlaka hayatına geliverirdi. Sana ne kadar değersiz olduğunu hissettirenlerle dolu bir hayat, lanetlenmişlikti .
Reklam
GörBeni syf 101.. İlkem
Ali merakının sabırsızlığım yenemeyip “Ama nasıl olur-” derken Ali’ye dönüp “Biliyorum, sormak istediğin bir sürü soru var, benim de öyle ama konuşmak yerine heyecanımızı bastırıp dinlemeliyiz, düşünmeden sorulan sorular, sadece vakit kaybı olurlar. Anlamak için, konuşmak değil, sadece düşünmek ve bilgi toplamak gerek. Sence topladığımız bilgi, bu fotoğrafın bize ne anlattığım anlamaya yeterli mi?” dediğinde bir an gözü yine kâğıda kaydı Ali’nin, bilgisi kesinlikle yeterli değildi. Ordular şeklinde zihninde dizilmiş şaha kalkmak isteyen sorular, tek tek atlarından inip zihnindeki yerlerine oturdular. Karar verdi Ali: Önce düşünecek, kendi cevaplarını bulmaya çalışacak, biriktirdiği bilgi yetmezse daha fazlasını toplamak için araştıracak ama asla hemencecik hazıra konup kestirmeden giderek cevaplamaya çalışmayacaktı! Ne boş boş konuşup merakım kovalayacak ne de hazır cevaplar peşinde sorular yığacaktı... Kendi fikrini üretebilmek bu hayattaki en zor şeylerden biriydi
Bakın ! Bu çok hoş..
Serdar

Serdar

@Serdar__1907
·
1ay
Bence, okur da, yazar kadar, okuduğu metne emek vermelidir.
Sayfa 128 - İz Yayıncılık 2002 BaskısıKitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
yorgun savaşçıların arasına hoş geldiniz.
Esra kahya b.

Esra kahya b.

@esra_khy
·
3ay
"İlerde, çok ilerde, o yıllarda ne kadar da masummuşum, dünyanın bunca kötü olduğunu nasıl da bilememişim, diyecekti."
Sayfa 131Kitabı okudu
Yunus ÇİNÇİN:  Başarılı bir yazar olarak, öykü yazmak isteyenlere ne gibi önerilerde bulunmak istersiniz? Bundan sonraki süreçte, yazacağınız eserlerle, yapmayı düşündüğünüz çalışmalarla ilgili kısa ve uzun vadeli planlarınız neler? Esra KAHYA: Öykü yazmak isteyenlere önereceğim ilk şey, ilk emrin de altını çizmek suretiyle “OKU” olacaktır. Okumadan yazılmaz, dolmadan taşılmaz. Her işin bir ilmi vardır. Önce ilmi bilmek gerek ki yola düşesin. Yoldayken de “Ben oldum,” dememeli insan. Oldum demeyle olunmuyor. “Olmadım,” diyecek ki “olmaya giden yol”da olsun. Ben olmadım mesela. Olmanın isteğiyle yoldayım. Hiç olmamaktır arzum, daha iyisini olmak için. Bundan sonrasını sordunuz. Bilmem ki heybemde ne var, yol beni nereye götürür. “İnsan plan yapar, Tanrı gülermiş.” Uzun vadeli bir planım yok. Sadece yolda olmayı çok seviyorum. Görelim bakalım neyler, neylerse güzel eyler.  
Reklam
78 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.