Atatürk, 1912 Balkan bozgununu Trablusgarp'ta bulunduğu sırada haber almış. Gençliğinde yazdığı Zabit ve Kumandan ile Hasbihâl adlı kitabında, "Bir gün duydum ki, doğduğum şehir Selanik, orada annem ve kız kardeşim düşmana teslim edilmiş" der.
Gardiyan neferin yüzüne baktım; bir şey söylememe vakit bırakmadan:
- Burada kalacaksınız, dedi.
Neferin yüzünde öyle bir hınç neşesi vardı ki kendimi Verdun'da ele geçmiş bir Alman zabiti ve
Azerbaycan’dan dönen babamın, işgal altındaki İstanbul’da rahatı huzuru yoktur. Vatanın büyük kısmı da işgal edilirken, mağlup orduların çoğu vatanperver subayları gibi içi içine sığmamaktadır.
Bir zâbit, sanatı nâmına, hayat ve mevcudiyetine hiç
ehemmiyet vermeyecektir.
''
''Zabit,
'hayat ve rahatın hiç düşünülmemesi icap edince'
rahatını ve hayatını feda etmeyi şeref bilecektir.
''
Mukteza-yi namus budur.
''