yalnızız
yalnızım, evet, herkes yalnızdır, yalnızız. bunun geçen asırdaki edebiyatı çok zengin. hatta unutulmuş bir temdir, artık. fakat unutulması halledildiğini göstermez. bütün ihtilfâlarımızda yalnızlıklarımız çarpışıyor. hatta kendi kendimizle mücadelelerimizde bile kendilerimiz, çünkü bak, iki “kendi” var içimizde, birbirine karşı yalnızdır.
Sayfa 446Kitabı okudu
Hayrat ve iyilikseverlik bahanesiyle, bizim ruhani rehberlerimiz çok zengin olmuşlardır. Ve özellikle mutsuzlara, sefaletzedelere mahsus olan mal ve mülkten, yoksul düşmüş milletlerin gözleri önünde nimetlenir, varlık içinde yaşarlar. Yoksul milletler ise (akıl ve mal bakımından yoksul milletler) bundan dolayı şikâyette bulunmak şöyle dursun, kiliseyi zenginleştiren ve yoksulların ihtiyaçlarını gidermeye ender olarak hizmet eden bu cilalı cömertliği alkışlarlar.
Sayfa 287 - Kaynak YayınlarıKitabı okuyor
Reklam
Hristiyan ve Müslüman ülkeler yaygın ve zengin donanımlı hastanelerle doludur. Bu hastanelerde bunları yaptıran kralların ve sultanların, Tanrı korkusuyla yaptığı bağışlar, şaşkınlıkla görülür. Zorbaca bir boyunduruk altında halkı ezip, çılgın bir zevk ve ihtişamı tatmin etmek için onları yoksullaştırdıktan sonra sefalete düşürülen halkın çok az bir kesimini alabilecek muhteşem binalar yapmaktansa, bu halkı iyi yönetmek, refah sağlamak, sanayi ve ticareti geliştirmek, kolaylaştırmak, halkın çalışmasının ürünlerini tam güvenlikle toplamasını sağlamak, daha çok insancıl olmaz mıydı?
Sayfa 286 - Kaynak YayınlarıKitabı okuyor
Ey safdil kavimler! Sıkıntılarınız sırasındaki yakarışlarınızı, adaklarınızı, kurbanlarınızı iki katına çıkarınız. Mabetlerinizdeki yerinizi alınız, pek çok kurbanlar kesiniz, yırtık pırtık giysilerinizle toprak üzerinde oruç tutunuz, gözyaşlarınızla boğulunuz, tanrılarınızı zengin etmek için bitkin, yorgun ve güçsüz düşünüz. Tanrıların rahiplerini zengin etmekten başka bir şey yapmamış olacaksınız.
Sayfa 248 - Kaynak YayınlarıKitabı okuyor
Biz, önceki bütün kuşakların gözünden kaçan bir şeyi fark ettik bence: Dünyayı etkileyen önemli kararlar, aslında salt resmi binalarda ya da kamuyla basının sıkı gözetimi altındaki uluslararası toplantılara ayrılan birkaç gün içerisinde verilmez. Tartışmaların yürütülmesi ve ciddi kararların alınması, daha çok bu ülkenin önemli evlerinin gizliliği içinde sessiz sakin gerçekleşir. Bunca tantana ve törenle toplumun gözü önünde olup bitenler, bu evlerin duvarları arasında haftalar, hatta aylar boyunca olup bitenlerin bir sonucu ya da yalnızca onaylanmasıdır genelde. Bu yüzden bizim kuşağın gözünde dünya daha çok bir tekerlek gibiydi, bu tekerleğin göbeğinde bu önemli evler bulunuyordu, onların güçlü kararları da çevrelerinde dönen, zengin ya da yoksul herkesi etkilerdi.
Bugün zengin uluslar trafik tıkanıklıklarının, hastanelere hapsedilmelerin ve okullardaki sınıfların deli gömleğini, hayır­ sever bir edayla, fakir uluslara empoze ediyorlar ve bunu da uluslararası ittifakla “kalkınma” olarak adlandırıyorlar.
Reklam
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.