“Benim de canım yandı,” diye itiraf ettim. “Ama senin kadar ağlamadım ben,” diye de yalan söyledim.
“Biliyorum,” derken bana doğru bir adım atmıştı, ona bakmadan bile bunu hissedebiliyordum. Ellerim suyun altında hareket etmeye devam ederken, “Canın yanar, çok yanar ama yine de ağlamazsın sen,” diyordu. “Çünkü gözyaşlarının senden gücünü çalacağına inanıyorsun, çünkü babanın sana öğrettiği tek şey buydu.”