Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Zeynep Ceylan

Ebû Mûsâ el-Eş'ari'den (ra) rivayet edildiğine göre Resûlullah (sav) şöyle demiştir: İpek giymek ve altın kullanmak ümmetimin erkeklerine haram, kadınlarına helal kılındı. (1720 Tirmizi, Libas, 1)
Zeynep Ceylan okurunun profil resmi
Enes'ten (ra) rivayet edildiğine göre o, şöyle demiştir: Resûlullah (Sav), uyuz(dan dolayı bedenlerindeki kaşıntı) sebebiyle Zübeyr ile Abdurrahman b. Avf'ın (ra), ipek giyinmelerine izin verdi. (85839 Buhari, Libas, 29; M5431Müslim, Libas, 25)
Reklam
“Erişir menzil-i maksûduna âheste giden Tîz-reftâr olanın pâyına dâmen dolaşır.” “İşlerinde lüzumsuz yere acelecilik edenler çok defa engellerle karşılaşırlar. Dolayısıyla zaruri olmadıkça acele etmemelidir. Ancak böyle, yâni ağır ve temkinli hareket edenlerdir ki, işlerini başarıyla sona erdirebilirler.” Şâir Hâtemî
Zeynep Ceylan okurunun profil resmi
İslâm’da aceleciliğin her türlüsü kınanır, bunun şeytandan olduğu bildirilir. Ancak şu altı hususta acele davranılması tavsiye edilir: Vakit girdiğinde namazı edâ, hazır olduğunda ölüyü defnetmek, evlenme çağı geldiğinde kızları evlendirmek, zamanı gelince borcu ödemek, misafir gelince ona ikram etmek, tevbede acele etmek.
Mahalle hem algılanabilir bir coğrafyayı hem de birbiriyle yakın ilişkileri olan homojen bir topluluğu ifade eder. Mahallelerde zengin ve fakir rahatlıkla birlikte yaşarken günümüzde sitelerde ancak aynı gelir seviyesinde insanlar yaşayabilmektedir. Bu ayrımcılık asla tasvip edilemez, insan/kul haklarına aykırıdır.
Zeynep Ceylan okurunun profil resmi
Eskiden her mahallenin kendine ait hususi bir hava-sı, bir tarz-ı hayatı vardı. Şimdi ise birbirinin kopyası aynı tipte, soğuk, cansız binlerce apartman, ruh-suz beton kütleleriyle bütün şehirleri aynîleştirmiş, şehirlerin, mahallelerin ruhu yok olmuştur. Artık her yer aynı ve hiç kimse bir yere ait değil. Mahalleler kendine özgü kimliği olan ve yine dinî/ sosyal merkezler, küçük çarşılar, çeşmeler, küçük imalathaneler ile birlikte "kendine yeterli yerler" idi. Her mahalle birbirinden bir duvarla olmasa bile bir ağaçlık bölge ile ya da bir dere gibi tabii bir engelle birbirinden ayrılıyordu. Mahallede kendili-ğinden bir otokontrol vardı çünkü herkes birbirini tanır, yabancılar derhal fark edilir, asayiş kolayca sağlanırdı. Aynı ev ve sokak en az birkaç nesil paylaşıldığında artık mahallelide bir aidiyet duygusu oluşmaya başlıyordu. Geleneksel şehirlerimizde mahalle bir âidiyeti temsil etmektedir. Mahallede oturanlar sadece kendi ailesinin değil aynı zamanda mahal-lenin de bir ferdi gibiydiler. Şehirlerde yaşayanlar arasında güçlü bir "yer" ve "aidiyet" duygusunun oluşumuna imkan veren bu olgu dikkate alındı-ğında, sürdürülebilir güvenli bir şehrin ölçekli ve ayrımsanabilir semtlere ve mahallelere göre tasar-lanması büyük önem arz etmektedir. Apartmanlar ve siteler ile meydana getirilen şehir-lerde, aidiyet hissinin oluşmadığı bilinen bir gerçek-tir. Günümüzün modern denilen uydu kentlerinde veya toplu konutlarda mahalle kurgulanmadığında ve alternatif çözüm getirilmediğinde artık toplumsal ayrışma ve yabancılaşma başlamaktadır.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
“İmrenme görüp nev’-i taamına ümerânın, Çün yüreği yağıyla pişmiş fukarânın. İmrenme görüp reng-i libâsın ümerânın, Çün bedeni kanıyla boyanmış fukarânın. İmrenme görüp dürlü meyvesin görüp ümerânın, Çün göz yaşıyla sulanmış fukarânın.” Şeyh Ali Uşşâkî
Zeynep Ceylan okurunun profil resmi
Nev’-i taam: Yemek çeşitleri. Ümerâ: Devlet adamları, reisler, valiler. Çün: Çünkü. Reng-i libâs: Elbiselerinin renkli renkli, alımlı şalımlı olması. 
Evvelâ şunu ifâde etmek gerekir ki, çok evliliği İslâm başlatmamış, bu hususta mevcut olan bir düzeni, belli sınırlamalara tâbî tutarak ıslâh etmiştir. İslâm'dan evvel, evlilikte bir sayı tahdîdi yoktu. İslâm bunu temel kâide olarak "dört"le tahdîd etmiştir. Hanımlar arasında adâletin sağlanamayacağından korkulduğunda, "bir" hanımla evlenmenin daha iyi olduğunu bildirmiştir.
Sayfa 111Kitabı okudu
Zeynep Ceylan okurunun profil resmi
İkincisi, dört kadınla evlenmek, bütün mü'minler için bir "emir" değil, bazı durumlarda tanınmış bir "izin"dir."
159 öğeden 1 ile 5 arasındakiler gösteriliyor.