Bilimsel varsayımların etkisi altında, sadece insan ruhu değil, bizzat birey ve, kuşkusuz, tek tek her bir olay tesviye edilip düzeltilmekte ve ortaya, gerçeğin kavramsal bir ortalamaya dönüştürüldüğü, bulanık bir tablo çıkartılmaktadır. Bu istatistiksel dünya görünümünün psikolojik etkisini azımsamamalıyız, çünkü bireyi tablodan çıkartıp onun
İnsanın, kaçınılamayacak hastalık, acı ve ölüm gibi yaşamıyla yakından ilişkili birçok üzüntüleri, dertleri, korkuları ve endişeleri vardır. Fakat bu zihinsel ıstırapları, imajinasyon ve eşkoşmaya dayalı negatif duygulardan çok farklıdır.Bu duygular korkunç bir olaydır. Yaşamımızda büyük bir yer işgal ederler. Birçok insan için, bütün yaşamlarının negatif duygular tarafından düzenlendiğini, kontrol edildiğini ve sonunda mahvolduğunu söylemek mümkündür. Aynı zamanda negatif duygular yaşamlarımızda hiç yararlı bir rol oynamazlar. Yönlenmemize yardımcı olmazlar, bize hiçbir bilgi vermezler, makul bir biçimde bize rehberlik etmezler. Tam tersine, bütün zevkimizi bozarlar, bize yaşamı bir yük yaparlar ve çok etkili bir biçimde mümkün olan gelişimimizi engellerler, çünki yaşamımızda negatif duygulardan daha mekanik hiçbir şey yoktur.
Sayfa 71 - Ruh ve madde yayınları Çeviren : Cüneyt KurdoğluKitabı okudu
Reklam
Nasıl ki, bencilliğimiz, hayatımız boyunca, benliğimiz için değerli olan hedefleri önünde görür, ama bu hedefleri sürekli gözleyen ben’i hiç algılamazsa, aynı şekilde, eylemlerimizi yöneten arzu da eylemlere eğilir, ama kendisine yönelmez; bunun nedeni, belki aşırı faydacı olup eyleme dalması ve bilgiyi küçümsemesi, belki bugünün hayal kırıklıklarını telafi etmek için geleceğe yönelmesi, belki de zihinsel tembellik yüzünden, içe bakışın dik yokuşundan yukarı çıkmaktansa, hayalgücünün yumuşak eğiminden aşağı kayıvermesidir. Gerçekte, bütün hayatımızı gözden çıkarmaya hazır olduğumuz o buhranlı saatlerde, hayatımızın bağımlı olduğu kadın, bizim nazarımızda işgal ettiği yerin büyüklüğünü giderek ortaya serdikçe, dünyada altüst edilmemiş bir şey bırakmadıkça, kadının görüntüsü, tersine bir orantıyla, giderek küçülür ve sonunda görünmez olur.
Doğal kokular hormon dengesi, ruhsal denge, protein ve enerji üretimini bağışıklık sisteminin izin verdiği ölçüde etkiler. Sentetik kokuların 200 kat güçlü etkisi ise bağışıklık sistemini baskılayarak, protein ve enerji üretimini, ruhsal ve zihinsel faaliyetleri, davranış şekillendirme süreçlerini düşman askerler gibi işgal eder.
Freud'un, psikanalizin savunucuları kadar muhaliflerinin de yeterince anlayamadığı en önemli katkısı, cinselliğin bütün zihinsel faaliyetler üzerindeki işgalci gücünü keşfetmesidir. Nitekim cinsellik rüyadan entelektüel yaratıma kadar bütün faaliyetleri yönlendirir, değiştirir ve dönüştürürken kendisi de yönlenmiş, değişmiş, dönüşmüş, yüceltilmiş olur; ancak aynı zamanda tam tersine, üst korteksin de kendi zorlamalarını, uyarılarını ve ketlemelerini dayatarak cinselliği karşı yönde işgal ettiği görülmelidir.
Sayfa 122Kitabı okudu
Doğrudur, ölümden beter bir baskının canlıyı Daha doğar doğmaz selamladığı, kültürün Zarafetinin hiç mi hiç bilinmediği; Ve yoksulluk ve aşırı çalışmanın günden güne Sevgilerin yerini işgal ettiği.. .
Sayfa 244 - YKYKitabı okudu
Reklam
147 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.