Değerli 1K Okurları! Yaklaşık 1 ay önce bir etkinlik düzenlemiştik; İslam Düşüncesi Üzerine Kitap İncelemelerİ. Bu bağlamda İnceleme yapan arkadaşların iletilerini ayrı zaman dilimlerinde paylaştım. Şu an hepsini bir araya getirdim ve sizlerle paylaşmak istiyorum tekrardan:))) Öncelikle; İnceleme zahmetinde bulunup da değerli vakitlerini
Kutsal yürekte yaşamak yoluyla Zen mensubu yeni bir temel kazanmıştır. Daha önce kendisine mal ettiği şey pekiştirilmiştir ve böylece onda bir iç değişmesi ortaya çıkmıştır. Buradan bakıldı ğında yeni . murakabe temrinlerine yol açılmıştır ve şimdi. bu temrinler daha kolay . ve çabuk yapılabirecektir. Böylece bir tislup değiştirilmesine cesaret edilebilir: Belirli bir konu olmaksızın, yani Koan'sız buna yönelinebilir. Çünkü o zihnin konu olmadan uyanık kalmak noktasına varmıştır. Hatta tam uyanık kalması mümkün olur. O artık sorulan bir soruya değil, tersine söylenemez bir soruya da yönelmiştir. Sözcüklerle artık sorulamayan son soruya yönel miştir. Şimdi söz konusu olan bakış bakımından bir aydınlanış değil, tersine bir birleşme bakımından bir aydınlanıştır. Yani sadece zihni değil, onun içindeki her şey, vücudu, beş duyusu ve zihni. Güç alanında bir rol oynayan tüm melekeleri. Dalınça geçen kimse yaşamı duymasına bağlı olan bir bekliyen,kulak veren gibi tam uyanıktır, ama bu bilinçli bir kulak veriş değildir. (Böyle olsaydı belirli bir şeye takılıp kalacaktı) ; o, kulak verdiğini bilmeden dinler. Her şeyden önce boş hale gelmiştir, boşluk bilincine de sahip değildir. Ancak uzun murakabeler temrin eden kişinin içine düşe· bileceği bir ruh durumudur bu. zen budizmi yolu,eugen herrigel
Reklam
Ancak incindiğinizi düşündüğünüzde, incinirsiniz. Rızanız olmaksızın kimse sizi incitemez. Zihnin Yaşamı, Hannah ArendtZihnin Yaşamı, Hannah Arendt
Aşk bir deniz kadın onun kıyısıdır. İnsanlarda eksik olan güç değil iradedir. Affetmek iyi insanların intikamıdır. Fakirlik insanın sözde dostlarını uzaklaştırır.
Baruch Spinoza - Şeyh Bedreddin
Spinoza düşüncesinde Şeyh Bedreddin'in izlerini aramak ilk bakışta anlamsız görünebilir. Çünkü her iki düşünür de iki farklı kültürün mensubudur. Ayrıca Bedrettin 14. yüzyılın sonlarında ve 15. yüzyılın başlarında Anadolu'da, Mısır'da ve Rumeli'de yaşamıştır. Spinoza ise 17. yüzyılda Hollanda'da yaşamış bir fılozoftur. Üstelik Spinoza eserlerinin
♾ “Bir süre sonra hislerimiz çürüyecek, etrafa donuk, anlamsız gözlerle bakacağız. Sürekli koşup hayata direnmeyi bıraktığımızda gerçekleşecek her şey.. Hiçliğe meydan okumaya başlayacağız böylelikle. İnsanlar ilgimizi çekmeyecek. Bir duygu için bir kelime dökülecek ağzımızdan, acılarımız kelimeleri unutacak.. Evet, kelimelerle nasıl yoğrulunur,insan bir duyguya nasıl aitmiş gibi hisseder kendini? Unutacağız, Hepsini.. Ve bir kitaba ulaştığında ellerimiz, taze yapraklarını aralıdığımız o günlerdeki heyecanı sileceğiz. Yaşanmış günler tekrar yaşanacak. Üzüleceğiz.. Fakat anla artık! Beyhude gülümsemen, beyhude yaşaman... O zaman ki Zihni’n halsiz, ruhun ne zamandır hakikati görmeye küsmüşken açmayı başarabilen Oenothera çiçeği gibi.. Sen halsizsin, ruhun yorgun yolcu. Kalk desem kalkamazsın bilirim. Yaşamı anlamsız kılan gerçekleri gördüğünden midir bu sessizliğin? Yoksa yaşlılık hüzünleri, gözünün altındaki kırışıklık mıdır bilemem.. Fakat bildiğim tek şey; “Tüm bunları bir saniyede düşünüp o vakte kadar bomboş yaşayacak olman..” ♾
Reklam
137 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.