Rasûlullah -sallallahu aleyhi ve sellem- gam ve sıkıntı basınca şöyle derdi: “Kullara karşı Allah bana yeter, mahlûklara karşı Hâlik bana yeter, rızk yiyenlere karşı rızık veren bana yeter. Bana O yeter ki O bana kâfî gelir. Bana Allah yeter, O ne güzel bir vekildir. Bana Allah yeter, O’ndan başka ilâh yoktur. O’na tevekkül ettim. O yüce Arşın sâhibidir.” (Suyûtî, elgCâmiu’sSağîr, no: 6580)
Bütün hayırlar, tevhidin kalpte kökleşmesine bağlıdır. Tevhidin kalpte kökleşmesi ise ancak zikir ile olur. Zaten bütün zikirler de tevhidi kalpte derinleştirmek içindir." Saîd Havvâ, Terbiyetünâ er-Rûhiyye, Sf: 230.
Reklam
Şunu bil ki,namaz aynen bir düğün için yemek veren hükümdarın işine benzer.Bu hükümdar,düğün yemeği için çeşit çeşit yiyecekler ve içecekler hazırlamıştır.Her çeşit yiyecekte ayrı bir lezzet vardır ve her birinde ayrı ayrı tatlar,lezzetler bulunur.İşte namaz da böyledir. Allah (cc) kullarını namaz kılmaları için çağırmış ve bu namaz içinde çeşitli fiiller ve zikirler hazırlamıştır. Allah kullarını namaza çağırır ki, bu fiillerden ve zikirlerden lezzetlerden faydalansınlar.Namazın içindeki fiiller (hareketler) yemekler gibidir, zikirler ve okunan ayetler ise içeceklerdir.
“İhtiyacı bulunan bir şeyi te’minde zorluğa düşen bir kimse bana çokça salat ve selam göndersin. Tahkikan salat ve selam gam ve kederleri izâle eyler, rızıkları bollaştırır ve müşkilleri halletmek için yegane bir vesiledir.” (Kenzü’l-İrfan,5)
_Ömer İbnü'l-Hattâb radıyallahu anh'den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:_ *"Bir kimse geceleri okuduğu zikir ve duasını okumadan veya tamamlayamadan uyur da, sonra onu sabah namazı ile öğle namazı arasında okursa, gece okumuş gibi sevap kazanır." (Müslim, Müsâfirîn 142. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Tatavvu 19; Tirmizi, Cum'a 56; Nesâî, Kıyâmü'l-leyl 65; İbni Mâce, İkâmet 177).* _Geceleyin kılınan nâfile namazlar veya okunan Kur'ân ve zikirler, bir rahatsızlık veya uykuya yenik düşmek gibi sebeplerle zamanında yapılamazsa, onları ertesi sabah ile öğle vakti arasında telafi etmelidir._ 🍉
Namazda konuşmak:
Burada namazda konuşmaktan kasıt, namazda Kur'an kıraatı ve rivayet edilen zikirler dışındaki sözleri söylemektir. Tâtarhâniyye adlı eserde şöyle denilmiştir: "Bir kimse namaz kılan veya Kuran-ı Kerim okuyan birine selam verdiğinde Ebû Hanife'den rivayet edilen görüşe göre, selam verilen kimse, selama kalbiyle karşılık verir. İmam Muhammed'e göre ise bu durumda kişi Kur'an okumaya devam eder, dilini meşgul etmediği gibi kalbini de meşgul etmez. Fetâvâ Âhu adlı eserde ise, İmam Ebû Yûsufa göre, namazı ve Kur'an okumayı bitirdikten sonra selamı alır, denilmiştir.
Sayfa 373
Reklam
1.000 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.