160 syf.
8/10 puan verdi
İstanbul’un kargaşası içinde sıradan bir yaşam süren İbrahim, çocukluk arkadaşı Hüseyin’in ölüm haberi üzerine doğduğu kadim kent Mardin’e gider. Onun, önce sevdaya sonra ölüme yazılmış, Mardin’de başlayıp Amerika’da sona ermiş hayatını araştırmaya koyulur. Böylece âdeta bir girdabın içine çekilir, tutkuyla ve hırsla gizemli bir kadının peşine düşer.
Huzursuzluk
HuzursuzlukZülfü Livaneli · Doğan Kitap · 201798,4bin okunma
"İnsanlar benden bahsederken neyi unuttular biliyor musunuz? Benim de bir insan olduğumu. Bir aile babası, gülen, ağlayan, hastalanan, neşelenen bir insan olduğumu."
Reklam
Çok mu haklı :))
Zaten Türk erkeklerinin bir numaralı özelliği sinirlenince hız yapmalarıdır. Bu yüzden hiç birisiyle direksiyon başındayken tartışmayacaksın..
Sayfa 99
Ölümün hüzünlü vedasının bakışı..
Çıkmadan önce eve hüzünle baktı, sanki bir daha göremeyeceğini düşünüyordu. Gerçekten de öyle oldu, bir daha o eve dönmedi..
Sayfa 89
Senin ki hangisi?
Kimi insanın yüreği karanlık, kimininki aydınlıktır..
Sayfa 88
Dünyanın kötülerle dolu olduğunu düşünüp küsme, herkesin iyi olduğunu düşünüp hayal kırıklığına uğrama!
Sayfa 88
Reklam
Hepimiz Tanrı'nın elindeyiz.
Sayfa 306
... hayat karmaşık yollardan oluşuyordu, hangisine gideceğine de her insan kendi karar veriyordu. -Zülfü Livaneli -
Zülfü Livaneli
Zülfü Livaneli
“Yüreğim sızlayarak seni özlediğimi bilmeni isterim”
“Siyasetle ilgin olmadığını biliyorum ama yaşadığın dünyaya gözlerini bu kadar kapatmaya hakkın yok."
Reklam
“Oysa insanlar eşit değildir. Güçlüler ve zayıflar vardır ve hayat bunların arasındaki mücadeleden ibarettir.”
“İnsanoğlunun yaşadığı her kötü deneyim çakralarını kapatıyor, bu da negatif bir enerji yayılmasına sebep oluyordu. Kötülüğün sebebi buydu işte.”
“Biz insanlar, sınırlarımızı bilmeden kendi aklımızı beğeniyoruz, öğrenmiyoruz, akıllanmıyoruz. Her şeyi anladığımız zaman da genellikle iş işten geçmiş oluyor.”
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.