Ömer

İsmail Safa
Eyvah... Vefa korkarım artık heder oldu. Lâkin tanıyan girye ile yâd eder oldu
Reklam
Biz, gözü yaşlı insanlarız; sevinir ağlarız, üzülür ağlarız, kahrolur ağlarız. Mizahımız da bundan ötürü, gözyaşlarından süzülmüş bikaç damla kahkahadır.
Genç kuşaklara bugün, “Eskiden toplumda ahlak daha iyiydi, daha sağlamdı,” derlerse inanmasınlar. Eskiden ahlak, her yönden bugünkünden çok daha çürüktü, bozuktu. Özellikle cinsel ilişkiler çok pisti. Ne var ki bu pislikler, çok daha örtülü, saklı, gizliydi, ama yine de herkesçe bilinirdi.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Hangi masaldı o; büyük bir kuş biçimine giren kurtarıcı peri, zindandaki delikanlıyı sırtına alıp uçuruyordu. Ama birlikte uçarlarken kuş “gak” dedikçe su, “guk” dedikçe et verecekti delikanlı; yoksa bulutların üstünden yere düşüp paramparça olacaktı. Kuşa verecek suyu, eti tükenmişti de, delikanlı umut ülkesine ulaşabilmek için, sırtına bindiği kuş biçimindeki periye “gak” dedikçe su yerine kanını, “guk” dedikçe et yerine yüreğinden bir parça veriyordu. İşte böyle böyle umut ülkesine varıp kurtulmuştu, ama kanı da, yüreği de tükenmiş, bitmiş olarak...
Bütün suçum, kendilerini arıbeyi sanan eşekarılarını tedirgin etmiş olmamdır.
Reklam
Reklam
26,1bin öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.