İşte bize savaşın insanları nasıl da değiştirebileceğini gösteren bir hikaye. Henüz evlenmiş bir çift ve belki de birbirlerini tanıyamadan aralarına girmiş bir savaş... Savaştan kaçan kocasını saklayan, onu koruyan ve onun her zaman, her şeyin en iyisini yaptığına, yapacağına inanan bir kadın. Ve sonra ellerinde kalan yaşadığı hayal kırıklığı.
Cengiz Aytmatov ve mükemmel anlatımı yine insanda derin izler bırakıyor. Her hikâyede ya da romanda alıştığımız gibi mutlu sonla bitmeyen Aytmatov eserleri bize neler söylemek istiyor acaba? Her hayatın mutlu sonla bitmese bile en iyi sonla bitebileceğini söylüyor belki de.
Çocuklara ilgisi olan herkesin okuması gereken bir kitap: Şeker Portakalı.
Kitabı okuyan herkes gibi ben de minik Zeze'yle oldukça çok empati kurdum. Onu ve yaşadıklarını anlamaya çalıştım. Başından geçenleri bazen annesiyle kurduğu bağlanma şekline bazen çevrenin etkisine bazen de (belki de en gerçeksi olan sebep bu) insanların, yaşamın gaddarlığına bağladım.
Hepimiz minik Zeze'yle empati kurduk ama ya Postuga? Onun hayatı hakkında kitapta çok az bilgiler olsa da beni en az Zeze kadar düşündüren ve meraklandıran bi karakterdi. Ne de olsa minik Zeze hayatta en çok ihtiyacı olan duyguyu; sevgiyi, sevilmeyi Portuga'da bulmadı mı?
Şeker PortakalıJosé Mauro de Vasconcelos · Can Yayınları · 2022230,9bin okunma