Ayşegül E.
@Camkenarikitapligi
Okumayı seviyorum. Okuduklarımı, incelemelerimi, alıntılarımı paylaşmayı seviyorum. Hepsi bu.
(Not:Online danışma almıyorum. Mesaj yazmayın. Kitap ilgili söyleyeceklerini yorum olarak iletebilirsin.)
Proust’u her zaman büyüleyen yan, insanların ikilikleri, çoğullukları olmuştur. Kadın-erkekler de, bu nedenle Proust’a daha zengin, daha karmaşık, daha ikircikli, dolayısıyla incelemesi daha çekici gelmiştir.
Sayfa 38 - YKYKitabı okudu
*En fazla hoşgörüyle karşılayacağım hatalar
-Anlayabileceğim hatalar.
Sayfa 30 - YKYKitabı okudu
Güzellik renklerde değil, renklerin ahengindedir.
Sayfa 28 - YKYKitabı okudu
Okur Takip Önerileri
Ortak bir vicdan azabı gibiyim. Ortadan kaybolsam herkes rahatlayacak…
Sayfa 147 - Müptela YayınlarıKitabı okudu
Bazı geceler, zaman buzdan bir bıçak kadar sert, soğuk ve şeffaftır. Görünmez bir el onu ruhumuzun en hassas noktasına batırır…
Sayfa 107 - Müptela YayınlarıKitabı okudu
Hepimiz yapıyoruz arada…
Hatta bazen hiç konuşmadan anlaşılabilmek uğruna az lafla anlaşılabilme ihtimallerimi bile sakat bıraktım.
Sayfa 99 - Müptela YayınlarıKitabı okudu
… nerede kaybettiysen hayatının ışıltısını orada iyileştir yaralı ruhunu…
Sayfa 94 - Müptela YayınlarıKitabı okudu
Beni affetme… Anlama da… Hayatımın özeti, düzeltilemeyecek kadar vahim bir anlatım bozukluğu…
Sayfa 89 - Müptela YayınlarıKitabı okudu
Ama sen sırtını dönünce, sen sırt çevirince bana, mıknatıssız bir pusulaya dönüyor ruhum… Saçlarının bittiği yer, umutsuzluğumun kıblesi…
Sayfa 71 - Müptela YayınlarıKitabı okudu
Ben de ben de :)
İyi-kötü ayrımı yapmadan sahip olduğu ve okuduğum bütün kitaplarla yaşamım boyunca hep gurur duydum.
Sayfa 31 - Müptela YayınlarıKitabı okudu
“Olsun,” dedim, “eğer varsa kırılacak bir hayal, onu tamir edecek kadar çok seviyorum ben seni.”
Sayfa 26 - Müptela YayınlarıKitabı okudu
… ama benim dinleyecek birine değil, konuşurken yanımda olacak ve bana hiç soru sormayacak birine ihtiyacım vardı ve sen çok güzel susuyordun.
Sayfa 7 - Müptela YayınlarıKitabı okudu
Sonra “Keşke…” dedim. Çok sevdim keşkeyi… Yalan söylemiş olmazsın keşke dediğinde… Söylememiş de olmazsın… Hatta bir şey söylemiş bile olmazsın. Ama söylemişsindir de bir taraftan… Baştan savar bir temenniyle ağırbaşlı bir istek arasında nazlı nazlı salınan sihirli bir sözcük gibiydi keşke.
Sayfa 1 - Müptela YayınlarıKitabı okudu
İftira suçtan daha büyük bir yüktü, taşıyanın belini büküyor, boynunu eğiyor ve iftiraya uğrayanı karşıdan gören onu sahiden suçlu zannediyordu.
Sayfa 21 - Doğan KitapKitabı okudu
Kolay değildi babadan, anadan nefret etmek. Nefret ettiği halde yine de onlardan sevgi dilenen bir çocuk gibi, kırk beş yaşında, evet, kırk beş yaşında bir çocuk gibi yanlarında yörelerinde dolanmak, kendini beğendirmeye, sevdirmeye çalışmak, yaptığı her şeyi içindeki öfke ve nefret duygusuyla hep o küskün halle yapmak, büyüyememek, tam olamamak, kendini ait hissedememek, güvensiz ve tedirgin baba evi ziyaretlerinde susmak kolay değildi.
Sayfa 14 - Doğan KitapKitabı okudu