Üç Büyük Usta (Stefan Zweig): Balzac, Dickens, Dostoyevski
Stefan Zweig biyografileri oluştururken yüzde yüz doğruluk içermediğini bilmemiz gerekiyor. Yazarlığa giden yolda bir kaynak olma niteliği taşıdığı düşünülebilir.
Balzac, Dickens ve Dostoyevski gibi yazarlar: en etkili dikkat çekme stratejilerinden, insanların en zayıf olduğu, duygularına ve inançlarına hitap ederler. Çünkü bedeninizin tüketimden başka bir işe yaramayan bir makine olduğunu biliyorlardı. İnsan yaşamında birçok değişkene ve nasıl gevşek akort ayarları ile oynayabilecekleri konusuna hakimdiler.
Üç yazarında ortak yanı çocukluklarının travmatik düzeyde ilerlemesi. Korku, dehşet, çaresizlik, olağandışı ve beklenmedik olayların yol açtığı etkilerle çocukluklarını geçirmiş olmalarıdır. Yaşadıkları travmatik olaylar onları farkında olmadan dünyanın en iyi yazarları arasında yer almasına neden olmuş olabilir. Anlatıları, bir şeylerin yolunda gitmediği, genel anlamda toplumu, aileyi ve bireyi hedef alacak şekilde idealize etme üzerine inşa edilmiştir. Kim doğruyu söylüyor kim gerçeği söylüyor, kim samimi, doğru ve yanlışın ayırt edilememesi, ironize edilmiş kısır döngü, bir panik hali, herkesin suçunu bildiği, sapkınlık, paranoyaklık ve suçluluk duygusu ile saldırganlaşması ve güvenin kaybedilmesi. Gerçek ile kurgu arasındaki farkı söyleme yeteneği tamamen ortadan kaybolması. Günümüzde de her ne kadar bilgiye erişim çok kolay olsa da, insanlar artık gördükleri, okudukları veya duydukları şeylerin güvenilir olup olmadığını söyleyemez hale geliyor.
Okuyun, araştırın, sorgulayın ve kendi kararınızı kendiniz verin…
...
