Genel olarak beğendim evet ama bu kitap o kadar çok övülüyordu ki açıkçası beklentimi karşılamadı benim. Yani okurken bir an önce bitse de farklı kitap okusam modundaydım doğrusu. Konusu şu şekilde
İspanyol bir çoban olan Santiago sürekli Mısır'da kendisini bekleyen bir hazinenin olduğuna dair rüyalar görür. Bir çingene ile karşılaşır ve çingenenin rüya yorumu ile birlikte Santiago hazinesini aramaya başlar. Bu serüveninde aslında kişisel menkıbesini aramaktadır Santiago. Yüreğinin sesini dinlemeyi,evrenin kendisine sunmuş olduğu işaretleri okumayı öğrenir.
.
Masalımsı bir tat vardı bu kitapta. Biraz da bu yüzden beğenmedim sanırım. Sabır ve inanç üzerine dair güzel anekdotlar vardı. İnandığı şey uğruna hazinesinin peşinden koşan Santiago'nun hikayesini ben çok beğenmedim ama dediğim gibi beğenen sayısı çok fazla. Bu yüzden okuma fikri tamamen siz de
SimyacıPaulo Coelho · Can Yayınları · 2023207,6bin okunma
Spoi var maalesef :( İsyan... Tanıdığım en güzel karakterlerden biri oldu. Öyle duygusal yoğunluk yaşadım ki bu kitabı okurken,hangi kelimeyi kullansam yetersiz kalır bu yüzden. Daha önce aynı yazardan Semerkant'ı okumuştum ve çok beğenmiştim. Bunu da aynı şekilde çok çok beğendim. Bence herkesin okuması gereken bir kitap kendisi. İsyan'ın babası Osmanlı soyundan geliyor,annesi ise Ermeni. Daha doğmadan başlıyor yani İsyan'nın mücadelesi... Babası İsyan'ı devrimci ruhuyla yetiştirmek istediği için bu ismi veriyor kendisine. İsyan Ermeni olaylarına,İkinci dünya savaşı ve sonrasında yaşanan Arap-Yahudi sorunlarına ve birçok ırkçılık gibi problemlere şahit oluyor yaşadığı dönemde. Aynı zamanda Clara adında birine aşık oluyor İsyan. Yaptığı onca şeyden sonra büyük devrimci olarak anılan İsyan çok acı ama bir tımarhaneye kapatılıyor erkek kardeşi tarafından. Olay örgüsü çok güzeldi. İsyan ve hüznün birleştirlmiş bir haliydi roman adeta. Doğu'nun birçok kanayan yarasına deva olmaya çalışmış yazar İsyan'ın bünyesinde. Soluksuz okuyabileceğiniz müthiş bir kurguya sahipti. Şiddetle tavsiye ederim. Şimdiden keyifli okumalar dilerim sizlere.
Doğu'nun LimanlarıAmin Maalouf · Yapı Kredi Yayınları · 202132,5bin okunma
Çok büyük bir heyecan ile okuduğum bir kitap oldu. Yorumuma nasıl başlasam diye yine kara kara düşündüm doğrusu. Çünkü böyle bir şaheserden hangi cümleleri ile anlatabilirim diye endişe yaşıyorum. Neyse ufaktan söze girmek istiyorum ben.
Sizi bilmiyorum ama ben itiraf etmeyi isterim ki Hasan Sabbah'a karşı gizli bir hayranlık duyuyorum. Çünkü yapmış olduğu eylemler çok kuvvetli bir zekanın sonucundan başka bir şey değil. Bu zeka karşısında etkilenmemek ise elde değil. Haşşaşileri hepiniz duymuşunuzdur. Bildiğiniz gibi Hasan Sabbah kendisi için fedailer yaratıyor. Bu fedaileri haşhaş verip uyuşturarak, yaratmış olduğu ve adına da cennet dediği bahçelere götürüyor. Fedailer kendilerini gerçekten cennette zannediyorlar. Bu olaydan sonra Hasan Sabbah ne isterse yapmaya başlıyorlar onun için. İbn-i Tahir,Yusuf ve Süleyman... İbn-i Tahir,Hasan Sabbah için Nizâmülmülkü öldürüyor. Biri kalbine bıçak saplarken,diğeri ise kendisini Alamut'tan aşağı atıyor. Çünkü üçü de bunu yapınca cennete sonsuza kadar ulaşacaklarını düşünüyorlar.Haşşaşiler,Alamut Kalesi, Nizamülmülk, Büyük Selçuklu Devleti'nin yıkılışı, Ömer Hayyam gibi birçok konuya atıfta bulunulmuş kitapta. Tarihi bir konu çok güzel hikayeler ile perçinlenmiş. Herkesin bu kitabı muhakkak okuması gerektiğini düşünüyorum. Ben o kadar çok etkilendim,öyle çok beğendim ki kitabın hiç bir eksi yanını göremiyorum bu yüzden. Heyecanla,akıcı bir şekilde ilerliyordu.
AlamutJames Boschert · Yurt Kitap Yayın · 20123,242 okunma
Çok keyif alarak,heyacanlı bir şekilde okuduğum bir kitaptı. Küçük bir kasabada yaşanan olaylardan bahsediliyor. Kahramanlardan Laura Wishart babası tarafından tecavüze uğrayıp hamile kalıyor. Ve kurtuluş olarak intiharı seçiyor. Jasper Jones ise yaşadığı kasaba tarafından dışlanan,her yaşanan olayda suçlu bulunan,sürekli ön yargılara maruz kalan bir karakter. Laura'nın ölümünü bir cinayet zannedip,suçluyu bulmak için olayın peşine düşüyor,çünkü aksi halde suçlu yine Jasper olacaktır. Bu süreçte Charlie,Jasper'ın en büyük yardımcısı. Kitap bu olay çevresinde ele alınıyor. Her kesimin severek okuyacağı bir kitap bence. Bazı bölümler gereksiz uzatılmıştı, buna rağmen sürükleyici bir kitaptı. Toplumun ön yargılarını, sığ düşüncelerini gözler önüne seren bu kitabı okumanızı tavsiye ederim.
Küçük ama etkisi büyük bir kitap diye söze başlamak istiyorum. Moskova Üniversitesi'nde başarılı bir profesör olan Raçinski, unvanını ve tüm kariyerini bir kenara itip istifa ediyor. Herkes çıldırdığını düşünüyor ama Raçinski kimseye kulak asmayıp kalbinin sesini dinliyor. Kalbinin sesi onu kendi köyüne götürüp sıradan bir öğretmene dönüştürüyor. Tabi sıradan demek ile burada Raçinski'ye haksızlık ettiğimi biliyorum. Çünkü Raçinski köleleşen zihniyetleri, yok olan umutları, keşfedilmemiş cevherleri, sarhoş bedenleri ve sarhoş zihinleri aydınlığa kavuşturuyor. Onların meşalesi oluyor. Zaten Petrov bunu çoğu eserinde yapıyor. Rusya'nın toplumsal hayatındaki durgunluğu şiddetle eleştirip Rusya'nın o dönemlerdeki içler acısı durumunu gözler önüne seriyor. Burada da yazar Raçinski bünyesinde bunu bizlere sunuyor. Eserin sonunda ise Raçinski hayallerine ulaşıp, onları bir gerçeğe dönüştürüyor. Raçinski'nin yetiştirdiği her öğrenci, bir çok farklı alanda ilerleyip öğretmenlerinin çizdikleri yoldan ilerliyorlar. Ben bir öğretmen olarak keyifle okudum. Öncelikle önerim tabi ki tüm öğretmenlerimize. Ayrıca kitap ile şunu fark ettim; her insan inci değerinde, her insan keşfedilmemiş bir cevher. Yapabileceklerimizin sınırı yok, yeter ki isteyelim ve sonrasında da çaba gösterelim. İnanıyorum ki okuyan herkes çok güzel bir ders çıkaracaktır kitaptan.