Hiç şüphesiz, şeylere ancak zihinsellikle sahip olabiliriz; anlayamadığımız bir resmin yemek odamızda asılı olması, o resme sahip olduğumuz, hiç bakmadığımız bir manzaranın ortasında yaşamamız, o manzaraya sahip olduğumuz anlamına gelmez.
"Kaderin amansız oluşu değildir sorun; çünkü insan bir şeyi inatla isterse, onu elde eder. Korkunç olan, istediğimiz şeyi elde ettikten sonra ondan bıkmamızdır. O zaman suçu kaderde değil, kendi isteğimizde aramalıyız."
"İsterdim ki yüreğimi bir bıçakla yarıp açsınlar ve seni oraya yerleştirsinler. ...Ben yaşadıkça sen de yaşayasın! Eğer ölürsem, kabrin derin karanlığında, kalbimin içinde kalasın!"
"Nedenleri çoğalınca sevgiler de çoğalır; nedenler küçülünce sevgiler de küçülür; nedenler yaklaştıkça sevgiler de sığlaşıp yoğunlaşır. Nedenler uzaklaştıkça sevgiler de çözülüp dağılır. Ruhu kucaklayan gerçek sevgi, kuşkusuz bu kuralın dışındadır. Bu tür bir sevgi ancak ölüm nedeniyle sona erebilir."