minik bir kızın ve minik bir köpeğin anneleriyim. Harika bir adamın karısıyım. Emek yoğun bir işin şefiyim.
Kitap okuma zamanım sadece öğle araları, 20dk ;) ve evde yorgunluktan gözlerim kapanmadığı sürece boş kaldığım anlar ;)
Aziz Nesin denince akla ne gelirse iyi veya kötü hepsi kulaktan dolma bilgilerdi benim için bu yüzden yazarı kendim tanımak, fikir edinmek için aldığım iki kitabından biriydi seyahatname. Okumaya ilk başladığımda milli duygularım bayaa kabarmış olcak ki, ya dedim duyduğum kötü tanımlar doğruymuş resmen ülkemizi kötülüyor bu kitapta. Daha sonra düşünmeme neden oldu Türkiye her zaman iyi politikalar gütmedi ki her yaptığı doğru değildi üstelik ben bile bazı şeyleri eleştirirken o kadar zorlukların yaşandığı dönemde Aziz Nesin eleştirince neden kötü oluyor? En sonunda okudukça Hak verdiğim tarafları olduğu gibi, burda sanki hicvetmeyi biraz fazla kaçırmış dediğim yerler de olmadı değil. Biraz Nasreddin hoca misali güldürürken düşündüren biraz da Nefi gibi keskin eleştiriler barındıran cümleleri okumak hayli keyifliydi. o şöyle demiş bu böyle demişleri kenara bırakıp benimsemek lazım Necip Fazıl ne kadar bizimse Aziz Nesin de o kadar bizim herkes kendi fikrinde olduğu gibi diğerinin fikrine saygı duymayı da bilmeli bilmiyorsa da öğrensin bi zahmet.
Hasılı Aziz nesini artık kendi fikirlerimde yer edecek kadar tanıdım. Tanımayanlara da tavsiye ederim tanımak için okumak gerek okuyun..
M.Kemal Paşa sesini herkesin duyacağı kadar yükseltti:
"Kongreye hanım öğretmenlerimizi çağırdığınız için sizi kutlarım. Ama hanımefendileri niye ayrı oturttunuz? Sizin kendinize mi güveniniz yok, yoksa Türk hanımlarının faziletine mi? Bir daha böyle ilkellik görmeyeceğimi ümit ederim."
Cevap beklemeden yürüdü. Erkeklerden uzakta ve ayakta bekleyen kadın öğretmenleri başını eğerek selamladı. Kenara itilmiş kadın öğretmenlerin gözleri minnetle parlıyordu. Onlar da Mustafa Kemal Paşa'yı saygı ve geleceğe güvenle selamladılar.
Zavallıların gelecekten beklediği şey, erkeklerle eşitlik gibi imkânsız şeyler değil, biraz saygıydı.
Merhabalar, Sinan Meydan iyi bi tarihçidir. Ama benim okumuş olduğum kitapta da belirttiğim gibi bu şekilde yazılmış. Turgut Özakman'dan alıntı yaptığım gibi. Bu konu hakkında bilgim yok maalesef ki.
Evet biliyorum bende okudum bu kitabı.
Sinan Meydan'ın bahsettiğim satırlarını daha dün okudum ve şaşırmıştım. Denk geldi sizde alıntı paylaşınca yorum yazmak istedim.
Belki de Turgut Özakman hikayeleştirmek istemiştir olayı.
"Güne Şair baba ile başlamak. Nazım Hikmet Ran dediğim zaman aklıma Memleket, geliyor Sevda, geliyor. Sol ruh geliyor Devrim, geliyor. Barış Kardeşlik geliyor. Güzel günler göreceğiz evet Şair baba Umut bizim dayanağımızdır. Umutsuz insan Yarım İnsandır."
Ölüyor çarpışarak insanlarımız
halbuki nasıl hakketmişlerdi yaşamayı
ölüyor insanlarımız
ne kadar çok
sanki şarkılar ve bayraklarla
bir bayram günü nümayişe çıktılar
öyle genç
ve fütursuz...