Mezarlıklar, bu dünyanın en sahici parçası. Fırsat buldukça, mezarlıkları ziyaret ederim. Bu gitmelerin faydası çoktur. Hırsı dizginler, dünyaya düşkünlüğü önler. Derinlikli muhasebe yapmanıza yardımcı olur. Ölüler, ölümlülere hep aynı tembihte bulunur: ‘Daha Sakin’
Kısmetindir gezdiren yer yer seni,
Arşa çıksan âkıbet: yer, yer seni.
Ânın içün, ânın adı yer oldu,
Önce besler, sonra kendi yer seni
.
(Şeyhülislam) İbn-i Kemal Paşazâde
nasıl iş bu
her yanına çiçek yağmış
erik ağacının
ışık içinde yüzüyor
neresinden baksan
gözlerin kamaşır
oysa ben akşam olmuşum
yapraklarım dökülüyor
usul usul
adım sonbahar
Atilla İlhan
Ezilmiş bir gül hüznü var yüreğimde. Saatlerce dayak yemiş bir sanığın çözülmesi içindeyim. Ürperiyorum. Bir
at kestanesi durmadan yaprak döküyor yalnızlığın sokaklarında, örtüyor ömrümün ilk yazını. İçimde bir çocuk, yalın ayak koşuyor yaşlılığa doğru, binlerce kez yenilmiş umut ölülerini çiğneyerek. Sahi yaşlılık, derin bir iç çekiş, yanılmış bir çocukluk olmasın Ömür hanım?