“Bu ağaç bir başına duruyor bu dağda; insanlardan ve hayvanlardan daha yükseğe uzanmış. Konuşmak isteseydi, kendisini anlayan hiç kimseyi bulamayacaktı: o kadar yükselmiş. Şimdi bekliyor da bekliyor-neyi bekliyor ki? Bulutların yatağına yakın oturuyor: belli ki ilk Yıldırımı bekliyor.”
Yaşam bu, yaşam her zaman güzel değildir, ama ben belki garip yaratıldığım için bunda güzel bir şey buluyorum. Bana göre güzellik, orada olduğu için değer kazanıyor.
Oysa insanlar da ağaç gibidir. Ne kadar yükseğe aydınlığa çıkmak isterse, o kadar kuvvetle toprağın altına inmek ister kökleri, karanlığa derinliğe-kötülüğe.