Pürdikkat çalışma alışkanlığı edinmek için kendi zamanınıza saygı göstermeli, özenli olmalısınız. Bu doğrultuda atılacak başlıca adımlardan biriyse, mesaini zin her bir dakikasını nasıl değerlendireceğinize önceden karar vermek. Günü kendi hevesleriniz ile başkalarının beklentilerinin kılavuzluğuna teslim etmek insana çok daha kolay geldiğinden,ilk başta bu fikrin hoşunuza gitmemesi gayet normal. Fakat potansiyelinizi kayda değer şeyler üretmek için kullanmak istiyor sanız eğer, günü yapılandırma fikrine bir şekilde güven duymaya başlamalısınız.
Ayakta kalabilmek için pürdikkat çalışmaktan başka yolları olmayan ya zılımcı veya yazar çizer gibi birçok zihin emekçisinin bütün bu tehlikeleri göz önüne alarak bu mecralardan topyekun uzak dur duğunu zannedebilirsiniz. Fakat sosyal medyayı sinsi kılan özel liklerinden biri de işte burada karşımıza çıkıyor. Sizin zamanınız ve dikkatiniz üzerinden kar elde şirketler, ustaca kullandıkları bir pazarlama hilesi sayesinde bugün herkesi şuna inandırmış vazi yetteler: Sosyal medyada yer almadığınızda mutlaka bir şeyleri kaçırır, bir şeylerden mahrum kalırsınız.
Yazar ve sosyal medya uzmanı Baratunde Thurston 2013 yılın da bir deney yapmaya karar verdi. Elli dokuz binden fazla ileti dizisi bulunan Gmail hesabı da dahil, çok takipçili Facebook ve Twitter hesaplarından, en iyi kullanıcı ödülüne layık görüldüğü Foursquare hesabına dek, onu arkadaşlarının gözünde "dünyanın en çevrimiçi insanı" yapan