Gamze

İnsan kaçmak istediği duyguya neden daha sıkıca tutunur ki ? Elinden kayıp gitmesini halen hazmedemediği için mi ? Yoksa hissettiği şeylerden uzakta yaşamak için mi ? İnsan hislerinden kaçabilir mi ? Başını yastığa koymadan önce aklına ne gelir insanın ? Yaşadığı hayatın ne kadar acizce olduğu mu, yoksa hayattaki en çok istediği şeyi başaramamış
Reklam
Bazen aylar geçer üzerinden, bazen de günler ama sen hep o gecede kalırsın. Bazen bir anı gelir aklına acı bir gülümseme oturur yüzüne, silemediğin bir kare vardır, bazen sabaha kadar oturur o kareyi izlersin. Üzerine çokta düşünmezsin aslında fakat yüreğinin bir köşesinden geçen düşünceler esir alır zihnini. Ve bir nefes alırsın derinden, rüzgarın getirdiği kokusu dolar ciğerlerine, nerden geliyor diye etrafına bakınırsın ama kimse yoktur. Gecenin karanlığına, ıssız sokaklara aldırış etmeden, buz tutmuş bedenine rağmen adımlar atarsın; o bildiğin sokaklarda bir yabancı gibi dolaşırsın, dolunay seni takip eder sende yıldızları. Her zaman baktığın yıldızlar bile farklı parlıyordur artık. Çünkü her yara seni yok etmek yerine dönüştürürken aslında hissizleşmişsindir de; kendini artık tanımıyor, tanımlayamıyor hale gelirsin, hayattan bir beklentin kalmamıştır ve bu sen aslında sen değildir. Dönüştüğün canavara aynalarda bakamayacak kadar tanınmaz hale gelmişsindir. Sahi insan tekrar sevebilir mi ? Ya da tekrar güvenebilir mi öylece bir insana ? Umutsuzluk nedir ? İnsan neden bütün umudunu kaybeder ki ? Neden hissizleşir insan ? Neden kendi kabuğuna çekilir ? Yalnızlıktan korkmaz mı insan ? Etrafını neden boş gözlerle izler ? Neden, neden, neden !? Neden insanlardan kaçar ? Kaçmak çözüm mü ? Oysa ki insan zaten yalnız değil midir hayatta ? Neden bir çift göze yada bir kalbe ihtiyaç duyar ki ? Nedendir bu sonu gelmez açlık hissi ? Sevgiye muhtaçlık nedendir ? Afaroz ediyorum hayatımı bir bilinmezlik uğruna…. Sonsuz bir boşluğun içinde süzülüp kaybolmayı yeğliyorum….
Ne diyorduk; güvenmeyeceksin öyle sorgusuz sualsiz, sevmeyeceksin körü körüne ve hiç gitmeyecekmiş gibi davranmayacaksın. Herkes bir gün gider öyle ya da böyle, herkes bir gün terk eder evini. Gidene mi zordur, kalana mı zor ?

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Dünya çok büyüktü ama insan tek başınaydı. Yalnızlık bu kadar ağır olabilir mi ? Yada etrafındaki insanları izlerken kendini bu kadar yalnız hisseder mi insan ?
“Etrafımıza saçtığımız kelimeler oranında ölürüz. Konuşanların sırrı yoktur. Ve hepimiz konuşuruz. Kendimize ihanet eder, kalbimizi teşhir ederiz; her birimiz dile gelmezliğin celladıyızdır; her birimiz sırları, en başta da kendi sırlarımızı yok etmek için yırtınırız.” Emil Michel Cioran….
Reklam
Reklam