İnsanın doğuşunu görmekten herkes kaçar,ama ölümünü görmeye koşa koşa gideriz.İnsanı öldürmek için gün ışığında geniş meydanlar ararız,ama onu yaratmak için karanlık köşelere çekiliriz.
Fahrenheıt 451 içerisinde korku, dehşet, belirsizlik barındıran bilimkurgu türünde bir kitaptır.Dili oldukça akıcı, sade olmakla birlikte bir çırpıda okunabilecek enfes bir kitap.Bilgiye ve Kitaba düşman bir dünya hayal edin ve bu kitapları mevcut görevlerinin aksine söndürmek değil de yakmak üzerine kurmus itfayeciler ve tabi Montağ adlı cesur kahramanın mevcut sisteme tüm varlığıyla isyanı ekseninde gelişen olaylar silsilesi. Bu düzen kendiliğinden oluşmadı elbette.İlk iş kelimeleri yok etmekle başlar.ilk kelime Entelektüel kelimesidir zira insan bilmediğinden korkar öyle değil mi?
Günümüze gelecek olursak bilgiye ve Kitaba erişim kolay olsa da bilginin kaynağına inilmeden, sorgulamadan, ithal edilen kopya manalarla düşünce fakiri bu toplulukta kitap gereksiz bir meta beyin ise adeta aksesuar konumundadır.
"KİTAPLAR HAYATIN YÜZÜNDEKİ GÖZENEKLERİ GÖSTERİR" sloganıyla hatırlayacağım bu muhteşem kitapla iradeye vurulmuş prangaları çözmenin tam zamanı.
Tehditlerin hiç korku uyandırmıyor Cassius, çünkü ben dürüstlükle öyle iyi silahlandım ki saygı duymadığım avare bir rüzgar misali yanımdan geçip gidiyorlar.