Üssüğün İbrahim kötücül ve bencil bir şahsiyettir bu yüzden herkes tarafından eleştirilir. Ancak eserde diğer insanlar da masum değildir. Her biri diğerini kıskanmakta, aldığı borcu ödememekte ve birtakım menfaatlere erişmeye çalışmaktadırlar. Bu açıdan ahlaksızlık, köyün en belirgin özelliklerinden biridir. Dorukısrak açısından ise bu roman, bir kendini bulma yolculuğudur. Yıllar boyunca Üssüğün İbrahim için çalışmış, ona para ve saygınlık kazandırmış bu at, gün gelip de güçten düşünce bir paçavra muamelesi görmüş, değersiz bir mal gibi bir kenara atılmıştır. Fakat bu olay, atın, içindeki özgürlük duygusunu uyandırmış, ona özsaygısını kazandırmış ve nihayet Dorukısrak’ın tekrar hayatla barışmasına vesile olmuştur.
Okurken en çok Dorukısrak’ın gözünden hayata baktırdı bana kitap. Özgürlük bir kere tadına varıldı mı asla kamçılanmayan bir duygu. Sadece fiziksel bir özgürlük düşünmemek lazım duygusal, düşsel özgürlük en kıymetlisi. Tadına varmadığınız zaman özlemeyeceğiniz ancak bir kere tadını aldığınızda diğer olayların ifade etmediği bir his.