Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Ayşe Karabulut

Ayşe Karabulut
@Krbllttayse
Kitaplar sessiz öğretmenlerdir.
Öğretmen
İstanbul Üniversitesi Felsefe Yüksek Lisans
20 okur puanı
Ekim 2020 tarihinde katıldı
Mutluluğun tek bir türü vardır, ama mutsuzluk bin bir şekilde ve büyüklükte gelebilir. Tolstoy’un dediği gibi: ‘ Mutluluk masal, mutsuzluk ise öyküdür.’
Reklam
Ölüm, yaşamın karşıtı olarak değil, parçası olarak vardır.Ölümün yaşamın sonu değil bir parçası olduğunu öğrenmiştim.Doğruydu bu. Yaşayarak ölümü besliyoruz.
“Sen ne yaparsan yap, hayat durmaz. Ancak bir iki dakika oturup bir düş görür.”

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
”Bu zamanda âşık olmak için şaşı, camdan dışarıya, oturduğun buz gibi soğuk sokağa bakmak için de kör olman gerekiyor.”
Zaloğlu gibi bir yiğit gelmiş dünyaya. Kafa tutmuş bir cümle alem cihana. Ünü yayılmış,köşe bucak dört bir yana. Aşk olsun bu yiğitin karşısında durana.
Reklam
"Çabuk," dedi. "Gönülsüz köpeğin davara gittiği gibi iş görme."
"Bizim buralarda kötülük alıp başını gittiyse, bil ki yokluktan."
Aynı gün içinde saatten saate değişiriz. Kaygısız bir çocuk, hırslı bir genç, uslanmış bir yaşlı adam, ve biçare bir ihtiyar olabiliriz. Aynı yirmi dört saat içinde yalnız kalmaya susar, başkalarıyla görüşmeye acıkırız.
Maziyi yerinden oynamadığı ve kımıldamadığı için severiz. Zira analar, babalar ölür; sevgililer gider, sevgiler geçer; vücut ihtiyarlar, ruh yıpranır. Fakat yere eğilen, yere düşen adamın hafızasında ve yadındaki mazi cennetine bir şey olmaz. Ölmüş bütün akrabalarımız, sönmüş bütün aşklarımız, geçmiş bütün ihtiraslarımız yerine bize ancak bu mazi cenneti kalır.
Sinema, böyle yormayan masum bir göz eğlencesi kal­dıkça, yorgun başın munis bir sığınağıdır. Her zevkini kaybet­miş ruhu, çocukluk tazeliğine kavuşturan bu karanlıkta, basit musiki, tatlı bir ninni vazifesini görür. Ben, en güzel ve en din­lendirici uykularımı sinemanın, ipek yastıklar gibi başın ar­kasına yığılan yumuşak karanlığına borçluyum.
Reklam
Gece, korku vaktidir. Göz artık vazifesini yapamadığı için yanlış şeyler görmeye başlar. Her gölge oyunu, her ot titreyişi, her yaprak kımıldayışı bir düşman yaklaşması hissini verir.
Kavramın kökeni Antik Roma yöneticilerinin geniş hükûmet yetkisini sembolize eden, ucunda balta bulunan bir çubuk demetinin adı olan Latince fasces sözcüğünden ileri gelir. Aynı simge daha sonraları Fransız Devrimi sırasında Aydınlanma anlamında, halkın elindeki devlet gücünü temsil etmek üzere kullanılmıştır. Söz konusu sembol birtakım değişikliklerle 1926 yılından itibaren İtalya'nın resmi devlet sembolü olmuştur. Sembolün üçlü anlamı, yani devlet gücü, halk mülkiyeti ve birliktelik Mussolini'nin propagandasında kullanılmıştır.
Boşaldıkça kalbimiz her gün biraz neşeden, Sonbahar yaklaşıyor, onunla doluyoruz, Her gün bir parça daha kuruyor, soluyoruz.
248 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Bütün Şiirleri
Bütün ŞiirleriAhmet Kutsi Tecer
7/10 · 276 okunma
80 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Faşist Yok Komünist Var
Faşist Yok Komünist VarFethi Tevetoğlu
5.5/10 · 11 okunma
407 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.