Kitabın çevirisi, dili o kadar ağır ki İngilizce okusam da şimdi aldığım kadar anlardım zaten. Sonu gelmeyen, bağlaçlar ve fiilimsilerle birbirine bağlanmış, gereksiz sözcüklerle dolu, sonuna gelince başını unutturan bir yığın cümleyle dolu; daha iyi anlatabilmek kaygısıyla anlatamamanın kıyısında bir çeviri. İşte tıpkı bir önceki cümlem gibi gereksiz uzun cümleler...
Hissediyorum, aslında Mill çok mantıklı ve güzel şeyler söylemiş. Belli... Lakin çevirmen çoğunu anlaşılmaz kılmış. Cem Akaş, kara listeme girdi. Artık onun çevirdiği bir kitabı almam.
26. sayfadayım. Yılmayacağım. İş inada bindi. Kitabı, sizin yaptığınız yorumlardan anlamaya çalışacağım sonradan. Hepimize kolay gelsin.