Belki ben sana sevmeyi öğretemem
Ama sende bana unutmayı öğretemezsin
Bu mevsim ki, yollarda zakkumların açtığı
Çok yakınlarda sabahlardan bir sabah
Seni gerçekten, insanca kucaklasam sımsıkı
Ve yüreğimi avuçlarına koysam ne dersin?
Belki ben sana kavuşmayı öğretemem.
Ama sen de bana, ayrılığı öğretemezsin.
Yani, öylesine ciddiye alacaksın ki yaşamayı,
Yetmişinde bile, mesela, zeytin dikeceksin,
Hem de öyle çocuklara kalır diye değil,
Ölmekten korktuğun halde ölüme inanmadığın için,
Yaşamak yanı ağır bastığından.