Merhaba,
16 yaşında bir genç olara Fyodor Dostoyevski ile tanıştığım için çok mutluyum.Dostoyevski okumaya suç ve ceza ile başladım ama Dostoyevski'yi anlayamadığmı düşünüp yarım bıraktım ve İnsancıkları okumaya karar verdim. 23 yaşındayken yazdığı bu kitap "yeni Gogol geldi" diye yankı uyandırmış. Mektup roman tarzı ile yazılmış bu kitap toplum tarafından ezilmiş iki karakteri konu alıyor ki ben o eziklik psikolojisini çok güzel bir şekilde hissettim. Makar Devuşkin'in Varvara Dobroseleva'ya duyduğu o tatlı bağ benim için romanın en güzel yerleriydi. Diğer yandan verilen toplumsal mesaj gerçekten etkileyiciydi. O insancıklar hayatımızın bir köşesinde var belki de o köşe bizzat kendimiziz. Üzerine daha fazla yorum yapmayacağım. Okumak isteyen varsa gönül rahatlığıyla okuyabilir, dili de ağır değildi.
(Önereceğiniz bir kitap varsa söyleyebilirsiniz :))
