Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Oğulcan Sur

Oğulcan Sur
@Ogulcan_S
Boğaziçi Uni. ~ Öğrenci
31 okur puanı
Mayıs 2020 tarihinde katıldı
252 syf.
·
Puan vermedi
·
37 günde okudu
Ankara
AnkaraYakup Kadri Karaosmanoğlu
7.9/10 · 3.541 okunma
Reklam
Şahsiyet Dizisinden
Çünkü ben bu dünyanın nasıl bir yer olduğunu görünce üstüme öyle bir hüzün çöktü ki altında bir çiçek gibi ezildim. Onun için de bu masmavi dünyada ne kokum kaldı ne de rengim... Ben bir defterin iki sayfasında arasında değilim. Milyonlarca insanın arasında kurutulmuş bir çiçeğim.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Kaybetmeyi göze almayacak kadar az dostum var. Bu dostluğa karşılık olarak endişelerini hafifletmek için elimden geleni yapmalıyım diye düşündüm. İşte muayenize gelme sebebim bu.
Sayfa 135 - AyrıntıKitabı okudu
Orada geçirdiğim son iki yılda - Basel tarihindeki belki en iyi hoca olan ben yalnızca iki üç kişiden oluşan bir kitleye ders verdim. Bana anlatılanlara göre, Hegel ölüm döşeğindeyken, kendisini bir tek öğrencinin anladığını, ama onun da yanlış anladığını söylemiş! Benimse yanlış anlayan bir tek öğrencim bile olmadı.
Sayfa 123 - AyrıntıKitabı okudu
Reklam
"Tıbbi durumumla ilgili sakladığım bir şey yok kesinlikle," diye karşılık verdi nietzsche, "ancak paylaşılmasını istemedğim düşünceleri ise mümkün olduğu kadar sakladığım da bir gerçek! Hiçbir şeyin gizlenmeden konuşulacağı bir ortamı merak ediyorsunuz sanırım, bu tam bir cehennem olur. Birinin kendisini başka birine açması ihanetin kapılarını açar ve ihanet insanı çok rahatsız eder değil mi?
Sayfa 119 - AyrıntıKitabı okudu
İncelenmekten alınan keyif o kadar büyük olurdu ki Breuer yaşlanma, sevdiklerini kaybetme ve dostlarından fazla yaşamadaki asıl acının sizi inceleyen gözlerin bulunmaması olduğuna inanırdı- hiç kimsenin dikkat etmediği bir yaşam dehşetti
Sayfa 72 - AyrıntıKitabı okudu
"Yolculuğunuz nasıl geçti, Prof. Nietzsche? Anladığıma göre Basel'e heniz geldiniz." "Bu yalnızca uğradığım bir durak," dedi Nietzsche, dimdik oturuyordu. "Bütün hayatım bir yolculuk haline dönüştü; bense tek yuvamın, her zaman dönebileceğim ve en iyi bildiğim tek yerin hastalığım olmaya başladığını anladım."
Sayfa 67 - AyrıntıKitabı okudu
Zavallı, biçimlenmemiş, deli Bertha; onu tamamlayabileceğimi, biçimleyebileceğimi düşünmek ne aptalca bir düştü; karşılığında bana ne vermesini bekliyordum? Mesele buydu. Onda aradığım neydi? Bende eksik olan neydi? İyi bir yaşamım yok muydu? Yaşamımın giderek daralan bir dehlize geri dönülmez bir biçimde dönüşmekte olduğunu kime anlatabilirim? Çektiğim işkenceyi, uykusuzu gecelerimi, intiharla flört etmemi kim anlayabilirdi? Ne de olsa her şeye sahiptim: Para, dostlar, aile, güzel ve çekici bir eş, şöhret, saygınlık? Beni kim rahatlatabilir? O apaçık soruyu sormaktan kim kendimi alıkoyabilir? "Daha ne istiyorsun?"
Sayfa 65 - AyrıntıKitabı okudu
Breuer aynaya yansıyan görüntüsünden nefret etti. (...) Ya o gözler! Breuer yumuşayıp gözlerinin içine baktı; gençliği hep orada bulurdu. Kendine göz kırptı. Sık sık yapardı bunu gözlerde yaşamaya devam eden on altı yaşındaki Josef'e (kendisi) göz kırpar, başını sallardı. Ama genç Josef bugün onu selamlamamıştı. Onun yerine kendisine bakan babasının gözerli vardı. Yaşlı, yorgun gözler, halka halka olmuş, kızarmış göz kapakları. (...) Breuer babasını daha sık düşünür oldu. Leopold Breuer öleli on yıl olmuştu. Josef'in şu anda bulundupu yaşından kırk iki yıl sonra, seksen iki yaşında ölmüştü. Aynayı bıraktı. Kırk iki yıl kalmıştı. Kırk iki yıl nasıl dayanacaktı? Kırk iki yıl daha yılların geçmesini bekleyecekti.
Sayfa 64 - AyrıntıKitabı okudu
Reklam
Oğulcan Sur

Oğulcan Sur

, bir kitabı okumayı düşünüyor
Defterler 1
Defterler 1Albert Camus
8.6/10 · 328 okunma
305 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.