Özge Öztürk
@Ozgeoztt
Hi!
Hayat kitaplarda ve ben bu hayatı seviyorum.
youtu.be/YJtsql7tRto
Bilişim Teknolojileri Öğretmeni
ÇOMÜ
Bursa
146 okur puanı
Mart 2021 tarihinde katıldı
Okuma Hedefleri
söyleyin!
Şermin Yaşar'ın dilini çok beğeniyorum o nedenle kitap çıkar çıkmaz aldım. Her kitabında olduğu gibi dili akıcı ve sade. Okurken olayları ve karakterleri içselleştiriyorsunuz. Kitabı beğenmemin en büyük nedeni de bu bizden yani hayattan bahsediyor olması.
Kitabın konusuna gelecek olursak bir ailenin yalanlar
üzerine kurulan hayatlarını anlatıyor. Yalanlar, korkular, sırlar , zorunluluklar üzerine kurulmuş bir aile. Kitabın karakterleri üç kardeş, anne - babaları ve eşleri. Kitap bölümlere değilde kişile ayrılmış şekilde. Yani her olaya karakterlerin kendi gözüyle bakıyorsunuz. Her karakterin söylediklerine kulak verince aslında bir olaya tek açıdan bakılmaması gerektiğini anlıyorsunuz.
Dışarıdan bakıldığında herkesin hayatı mükemmel. Peki ya içeriye girip bakarsak hala mükemmel mi ? Sokakta gördüğümüz bir insanı durdurdup da senin ne derdin var arkadaş diyebilir miyiz? Hayır, ama insan bazen aynı evde yaşadığı insana bile soramıyor onu geçtim kendine soramıyor derdin ne diye. İşte bundan olmuyor mu yanlış anlaşılmalar, üzülmeler, küskünlükler.
Söyleyin bilsinler bazen en mutlu sonlar söyleyemediklerimiz yüzünden kaçıyor. 
Şermin Yaşar 
Söyleme Bilmesinler
Okur Takip Önerileri
Çok geç tanıştığım bir yazar ve kitabı. Öğretmen olmayı düşünen, öğretmen adayı olan ve öğretmenlik mesleğini yapan herkesin kesinlikle okuması gereken bir kitap.
Kitapta yer alan "Hiç kimse, ama hiç kimse, tesadüfen öğretmen olmamalıdır." sözü bana göre kitabın yazılma amacını açıklıyor . Öğretmenlik mesleği kutsaldır evet ama neden? Sorduğunuz soruya bu kitapta istenilen cevapları bulabilirsiniz. Okul yaşamımız boyunca bir çok öğretmen ile karşılaştık peki hangisi gerçekten öğretmen olmuş hangisi sadece öğretmenlik yapmış.
Öğretmen olmak ve öğretmenlik yapmak bu iki kavramın farkına varıyorsunuz kitabı okudukça .
Gayet akıcı bir kitap içeriğinde bahsedilmek istenen konuyu okuyuculardan gelen mektuplarla pekiştirmiş yazar. Aslında okudukça herkesin benim de böyle bir öğretmenim vardı dediğiniz anlar olacak.
Son olarak öğretmenlerin kendi güçlerinin farkına varmasını sağlacak bir kitap olmuş kesinlikle. Bir öğretmenin sistem, yönetim, ortam ne kadar kötü olursa olsun, bir cümlesiyle, bakışıyla öğrencisinin hayatını değiştirebileceğini anlamak için okunacaklar listesinde eklenmeli. 
Doğan Cüceloğlu
İlk inceleme alarmı!
Kitap insanların bir anda hiçbir neden yokken kör olmalarıyla başlıyor ve insanların bu duruma alışmaya çalışırken nasıl değiştiklerini ya da var olan davranışlarının nasıl ortaya çıktığını bize gösteriyor.
Kitabın yapısına baktığımda ise daha önce okuduğum kitaplarda karşılaşmadığım iki durum var bunlardan ilki yazar kitapta karşılıklı diyalogları sadece virgül ile ayırdığı için ilk okumaya başladığınız da kim kiminle konuşuyor diye sorgulayabilirsiniz. Kitabı okudukça bu duruma alışıyorsunuz. İkincisi ise kitaptaki karakterlere isim verilmemiş olması. Yazar karakterleri isimlendirmek yerine tanımlayarak bahsetmeyi seçmiş.(Örneğin; siyah gözlüklü genç kız) Bunların dışında dile gayet yalın okuması kolay bir kitap. 
Körlük
