İki yıl, dört aydır bu oda, benim hayatımın ve düşüncelerimin mezarı oldu. Bu sesler, bu gürültüler ve bütün diğerlerinin bu hayat belirtileri, bu ayaktakımının hayatı, ki bedence ve ruhça aynı soydandır hepsi, bana pek acayip pek anlamsız geliyordu. Yatağa düşeli öyle garip ve anlamsız dünyaya uyanmıştım ki, o aşağılıkların dünyasına ihtiyacım yoktu artık.