Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Tutunduğum kitaplar

"Umarım yalnızlıktan kurtuldugunuzda onu tekrar aramak durumunda kalmazsınız.."
Reklam
Laik bir ülkede yurttaşların devlet ile olan ilişkileri cinsiyetlerine göre belirli farklılıklar gösterse de (Çünkü devletin laik olması Ataerkil oluşunu ortadan kaldırmaz) devlet laik hukuku uygulamak zorundadır ve genellikle Bir hakem rolü oynamaya yönelir. Oysa şeriatla yönetilen bir devlette, devletin kendisi bir taraftır ve Bu tarafın kadınların tarafı olmadığı da açıktır.
Sayfa 208Kitabı okudu
Fanatik islamcıları ve kökten dincileri tutarlı sahvalardan çok, şeriata koşulsuz Sadakat ilgilendirmektedir. Laik topluma olan nefretlerinin Kaynağı da işte budur. Çünkü bir toplum derinden laiklestiginde, cinsin öteki üzerindeki iktidarı, en değerli meşrulaştırma araçlarından birini yitirir. Iktidarın tanrısal dayanağı ortadan kaldırıldığında, erkeğin kadın üzerindeki doğal üstünlüğü efsanesinin yıkılması yolu da açılmış olur.
Sayfa 217Kitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Arapça'da "Aşk" karşılığı olarak 50 sözcük bulunmasına karşılık çift sözcüğünün bulunmayışı, Mernissi'nin dikkatini çektiği gibi gerçekten anlamlıdır Mernissi, aşka ilişkin sözcük enflasyonunu, İslam ailesinde kadın-erkek çiftinin bulunmayışının üstünü örtmeye yönelik bir mistifikasyon çabası olarak değerlendirir.
Sayfa 160Kitabı okudu
...... Bu bağlamda örtünme: Müslüman kadının dış dünyaya çıkışını sağlamaktadır: Çünkü örtünen kadın dışarıya da çıksa içeride kalmakta mahrem dünyaya ait olduğunu hatırlatmaktadır..
Sayfa 151Kitabı okudu
Reklam
Dolayısıyla aslında kadının örtünmeye ve peçelenmeye zorlanması ve tecridi, hep toplumu ve erkekleri kadın cinselliğinin olası yıkıcı sonuçlarından "korumak" için başvurulan önlemlerdir
Sayfa 156Kitabı okudu
Hiçbir günah kadınınki kadar büyük değildir diyorlar ama Kadınlar adam öldürmezler, kentleri yakıp yıkmazlar, halkı üzmezler toprakları yağmalamazlar, kundakçılık yapmazlar, ya da sahte sözleşmeler düzenlemezler. Kadınlar şefkatli, nazik, yardımsever, alçak gönüllü, basiretli varlıklardır Evet Havva günah işledi ama aldatılmıştı : Adem de ondan iyi sayılmazdı.
Müslüman olsun olmasın hiçbir teokraside ise gerçek kadına yer yoktur. Gerçek kadını "yeryüzünün ötesinde bir yerlerde, tümüyle erkeklere ait olan gökyüzünde hazırlanmış bir ülkü içinde sindirip eritebilecek tek güç şeriat tir."
Sayfa 113Kitabı okudu
Kişinin gruptan ayrı meşru çıkarları, görüşleri ve fikirleri olması anlamına gelen bireysellik son derece kolektivist olan İslam'a yabancı ve aykırı bir kavramdır.
Sayfa 115Kitabı okudu
Yazı Seçkinler tarafından kullanılıyordu ve onların elinde paha biçilmez güçte bir ideolojik araca dönüşmüştü. Böylelikle olayların resmi değişmez ve kalıcı biri versiyonunu elde etmek mümkün oluyordu.. Yazı yazabilenler yani yazıcılar ve rahipler, vergilendirdikleri, baskı altına aldıkları ve aldattıkları nın tutumlarını yansıtan kayıtlar bırakmaya hiç de hevesli değillerdi.
Reklam
İ. Ö. 4. binyıldan kalan ve insanların Can verme Bereket getirme ile bu canı ve bereketi geri alma gücünde gördükleri, Dolayısıyla aynı anda hem saygı duyulan hem de korkulan, kadın cismindeki Ana Tanrıça'ya yöneltilen şu dizelerde Yukarıdaki saptamayı doğrulamıyor mu?
Büyük bir inancın tam olarak ne zaman ölmeye yüz tuttuğunu kestirmek kolaydır. Değerlerinin tartışılmaya başladı gün. Genel inançlar yalnızca sınava tabi tutulmadıklarında hayatta kalabilirler. Zira bir kurgudan ibarettirler.
Sayfa 143Kitabı okudu
Bir genel inancın tesisine giden yolda büyük engellerle karşılaşılır: ama nihai olarak tesis edildiğinde elde ettiği güç uzunca bir süre mağlup edilemeyecek cinstendir. Ve felsefi açıdan ne kadar yanlış olursa olsun en aydın zihinlere nüfuz eder.
Sayfa 144Kitabı okudu
Bir idealin peşinden gitmek suretiyle barbarlıktan uygarlığa geçmek, bu idealin gücünü yitirmesi ile birlikte ise çöküşe geçerek nihayet ölmek:işte, bir halkın yaşam döngüsü.
Sayfa 207Kitabı okudu
Kitle hiçbir zaman hakikate susamamıştır. Keyfini kaçıran kanıtlarla karşılaştığında başını başka yöne çevirerek, yalanı ilahlaştırmayı yeğ tutar. Kim ki onu yanıltmayı bilir, kolaylıkla onun efendisi haline gelecektir. Kim ki onun gerçeği görmesini sağlar, daima kurban edilecektir.
Sayfa 111Kitabı okudu
Reklam
Güç bela anladıkları inançlar, fikirler ve sözler için kendilerini kahramanca feda eden ne çok kitle vardır.
Sayfa 58 - Say YayineviKitabı okudu
Yani bizim besin intoleransı olarak gördüğümüz şey büyük ihtimalle bir nesilden ötekine değişmiş olan ve milyonlarca yıl öncesine göre bambaşka bir hal almış beslenme alışkanlıklarına adapte olmaya çalışan vücudun gösterdiği gayet normal bir tepkidir
Aile, evlilik ve kadının durumu konuları yeniden gözden geçiriliyor. Henüz Avrupa'nın hiçbir yerinde olmadığı şekilde kadın ticareti tüm Finlandiya'da yasadışı ilan edildi. Ülkede tek bir yasal genelev bulunmamaktadır. İçki tüketimi konusunda sert bir mücadele yürütülmektedir. Finlandiyalılar doğaları gereği içki içmeye meyilliler ama bu eğilime kesinlikle göz yumulmuyor. Finlandiya'da devletin kasası votkadan elde edilen gelirlerle doldurmamakta, votka halkı atmamak gözlerden uzak tutmak amacıyla Sandıklara kilitleniyor.
Snellman, Finlandiya'da demiryolları inşa edilmesinin ateşli bir taraftarıdır. Sonucta tüm ülkede demiryolları inşaatları hız kazanır. Bir kaç makalesinde gençlerin eğitimi ve halk okullarının geliştirilmesi konularına değinir, bunun ardından yavaş yavaş okullarda reformlar yapılmaya başlanır.
"Realist olmak hiç de hakikati olduğu gibi görmek değildir. Belki onunla en faydali şekilde munasebetimizi tayin etmektir. "
Sayfa 225Kitabı okudu
"İçimde o zamana kadar duymadığım bir eziklik vardı. Bu korku değildi. Acı değildi. Ancak kendisine ihanet eden insanların duyacağı bir azaptı. Bir ucu iğrenmede biten garip bir duygu. "
Sayfa 145Kitabı okudu
Reklam
"Sonra ayrıca dinlemek gibi bir hasletin var.. Burası muhakkak. Dinlemesini biliyorsun, ki bu mühim bir meziyettir. Hiç bir şeye yaramasa bile insanın boşluğunu örter. Karsisindakiyle aynı seviyeye çıkarır."
Her TC yurttaşı, kendisinin ve çevresinin toplamıdır. Yani hangi erdemleri taşırsaniz taşıyın, hangi ilkelere inanırsanız inanın, toplumun akmakta olduğu çamurlu dere yatağından kurtulamazsınız. Gelir size bulaşır.
Sayfa 392Kitabı okudu