“Atatürk toplumu pek çok şartlanmadan vazgeçirerek birlikte yaşayabilen bir topluluk haline getirmek istedi. Diyor ki, bu topluluk bir süre sonra artık birbiriyle anlaşmak suretiyle birbirini öldürmeden, birbirinin inançlarına, birbirlerinin düşüncelerine saldırmadan yaşayabilir, ama birbirlerinin “düşüncelerini medeni bir şekilde eleştirebilir de. İşte biz buna medeniyet diyoruz. Toplumu oluşturan bireyler her şeyden önce kendi rızalarıyla bir araya gelsinler ve her konuda aynı fikirde olmasalar bile bir birlikte yaşama iradeleri olsun.” Alıntı Şuradan Dahi Diktatör A.M. Celal Şengör
“Ankara kıyılarına gerilediğimizi göz önünde tutarak: ‘Bu hat da elden giderse, hangi hattı müdafaa edeceğiz’’ diye benden teessürle soran bir değerli kumandan Yusuf İzzet Paşaya: ‘Vatanı korumakta hattı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır. Bu satıh bir baştan bir başa vatanın bütün yüzüdür. Vatanın bu sathı, en son kayasına kadar düşmanla boğuşularak müdafaa edilecektir” cevâbını verdim ve bu formülü bir emri yevmî (gündelik emir) ile bütün orduya tebliğ ettim. “İşte, bu, ilk benim keşfim, benim buluşum, benim harp tarihine bir ilâvemdir” dedin...” Alıntı Şuradan Dahi Diktatör A.M. Celal Şengör
Reklam
“Bir an için, bu kararın tatbikatında ademi muvaffakiyete (başarısızlığa) duçar olunacağını farz edelim! Ne olacaktı? Esaret! Peki Efendim. Diğer kararlara mutavaat (itaat etmek, baş eğmek) halinde netice bunun aynı değil miydi! (c. I, s. 13).” “Bu basit muhakeme, Atatürk’ün nasıl her varsayımın mantıksal çıkarımını sonuna kadar dikkatle izlediğini ve ancak ona göre adım attığını göstermektedir. Bilimde de yapılan bunun aynısıdır.” Alıntı Şuradan Dahi Diktatör A.M. Celal Şengör
'' 'Sorgulamanın cezalandırıldığı bir toplumda gelişme nasıl oldu?' diye düşünebilirsiniz. Bunun cevabı basittir: Her toplumda asi kafalar, her türlü ceza ve zorlamaya karşı, duyduğunu, gördüğünü sorgulayan zeki bireyler türer. İşte yenilik ve gelişme bu nadir kişilerin sorgulamaları ve yeni düşünceler üretmeleri sayesinde olmuştur.'' -A.M. Celâl Şengör
Aptalı Tanımak, A.M. Celâl Şengör
Şu anda Türk üniversitelerinin verdikleri diplomalar ciddiye alınacak belgeler değildir. Bunun nedenleri; görülmemiş bir öğrenci kalitesizliği, buna paralel olan bir hoca kalitesizliği ve çoğu aptalca politik kaygılarla açılan üniversitelerin alt yapı imkânlarının gerekenin çok altında olmasıdır...
Sayfa 118 - İnkılap Kitabevi
"Türkiye’de insanlar huzursuzdur, birbirlerini sevmezler, ahlâksızlık diz boyudur. Aile içi ilişkiler sevgi ve saygıdan çok toplumsal baskı ve ekonomik mecburiyete dayanır. Kendi his ve düşünce dünyası çerçevesinde yaşamak isteyen genç kız ya aile tarafından öldürülür ya da toplumdan aforoz edilir. " A.M. Celal Şengör/Aptalı Tanımak.
Reklam
35 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.