Kitabın sonunda ki feryadnâme'de şöyle yazıyor..:
Camii kilisedir artık, hilâl yerine hac asılı,
Nur yüzlü ezan yerine, bitmeyen bir çan sesi, bir baykuş uğultusu..
Ebu Abdullah seslice ağlamaya başladı.
Annesi Ayşe Hatun onun yakınındaydı.
Orada bulunan herkesin işittiği yüksek bi sesle bağırıp..:
- Erkekler gibi koruyamadığın mülke,
kadınlar gibi ağla !
dedi..