Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
157 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
Atsız'ın okuduğum üçüncü kitabı. Diğerleri, Bozkurtlar Diriliyor ve Türk Tarihinde Meseleler'dir. Bu kitap ise, bütün şiirlerinin bulunduğu (romanlarında geçen şiirler dahil) şiir kitabıdır. Her ne kadar üstadın bazı şiirlerini bilsem de bu kitabı okuduktan sonra fikrim tamamen değişti. Gördüm ki, üstadın şair kimliği üzerinde kâfi derecede durulmamış yahut gölgede kalmıştır. Öyle ki Atsız, çok güzel şiirler yazmış bir şairdir. Hem de öyle sadece kahramanlık şiirleri değil, doğa, kadın, aşk, hasret, ayrılık, yalnızlık ve ölüm konulu şiirleri de çoktur. Şairin tavrı ve üslübu çok yalın. Kelimelerin çoğunu anlamamak imkansız. Neredeyse her şiirinin bir öyküsü var. Özellikle Topal Asker şiirinin hikayesi üzdü doğrusu.     Çok beğendiğim şiirlerinden bazıları : Ay Yüzlü Konçuy, Geri Gelen Mektup, Yalnızlık, Sesleniş, O Gece, Türklerin Türküsü, Bahtiyarlık, Kömen, Türk Kızı, Sarı Zeybek, Kahramanların Ölümü..     Son yıllarda okuduğum en iyi şiir kitaplarından biri diyebilirim. Dilerim, kitabı okurken Atsız'la ilgili ön kabulleri bir kenara bırakırsınız. Ötüken Neşriyat'tan çıkan kitap, 157 sayfa.
Yolların Sonu
Yolların SonuHüseyin Nihal Atsız · Ötüken Neşriyat · 20216,8bin okunma
Doğa, tüm kandırmacaları bozar. Saklanacak yer yoktur.
Sayfa 8 - Say Yayınları
Reklam
BƏS SİZCƏ ?
Schopenhauer' in dediği gibi : Doğa onları türün devam etmesi için kandırmaya uğraşıyor. Aşk denilen şey, çocuk yapmakla sonuçlanması gereken bir kandırmaca mı gerçekten?
Sayfa 19
İskandinav mitolojisinde tanrılar iki kabileye bölünür. Aesir kaos ve savaşla, Vanir ise doğa ve doğurganlık ile ilişkilidir.
Sayfa 28 - AlfaKitabı okuyor
Doğa açısından insanın tek önemi türünü devam ettirmesi Joseph Campbell Bu yüzden çocuğu olduktan sonra bir insan doğa bakımından ölü sayılır diyor ne acı değil mi . Dostluğun insancılığın sanatın ve bilimin kalıcı değer ölçülerini vurguluyor bunca tedirginlik ve kıvranma içinde huzur bulabilmeni tek yolu bu ölçekte düşünebilmek . Sürüden ayrılan
YERYÜZÜ AŞKIN YÜZÜ OLUNCAYA DEK Aşksız ve paramparçaydı yaşam bir inancın yüceliğinde buldum seni bir kavganın güzelliğinde sevdim. bitmedi daha sürüyor o kavga ve sürecek yeryüzü aşkın yüzü oluncaya dek! Aşk demişti yaşamın bütün ustaları aşk ile sevmek bir güzelliği ve dövüşebilmek o güzellik uğruna. işte yüzünde badem çiçekleri
Reklam
Bana göre evlilik, bahar demektir. Nasıl ki baharın gelmesiy­le doğa gözlerini açar ve içinde sakladığı çiçek, böcek, güneş vs. bize sunarsa, işte evlilik de böyle hayatımıza gözlerini aç­tığı anda mutluluk, huzur, güven, saygı, aşk, evlat gibi tüm hayati değerleri bize sunar. Herkesin bir umudu vardır... bir kaybedişi... bir de hikâyesi. Benim hikâyem de 16 yaşında evlenmemle başladı. Henüz lise ikinci sınıfa geçmiştim. Artık tamamen cehennem azabına dönen evimizdeki huzursuzluklardan kurtulmam gerekiyordu. Ama nasıl? O yaştaki bir çocuk için ancak biri­ ne tutunmaktı çözüm. Ben de öyle yaptım ve aile dostumu­zun oğlu ile nişanlandım; ardından okulu bırakıp evlendim. Bu kısmı tasvip etmiyorum fakat o andaki şartlar altın­ da bunu yapmasam daha kötü sonuçlar alacaktım. Evet ev­lendim; çocuk gelin oldum o yaşta! Yığınlarca sorumluluk... Maddi sıkıntılar... Ama bunların hepsini bana unutturan eşi­min sevgisi ve bana verdiği huzurdu. Ben de bunlara karşılık elimden gelen tüm fedakârlığı yapıyordum. Verdiğim bu örnekte küçük kızın evlendiği erkek iyi bir in­san çıkıyor, ama çoğu kez şans herkese bu denli gülmüyor. Genç kız da kendi yaşından umulmadık bir olgunlukla ko­casının sevgisi ve verdiği huzuru görebilmiş ve değerini bil­miş.
Sayfa 19
Endüstri temasını Türk edebiyatında ilk kez Na­zım Hikmet işlemiştir. Türk sanat yapıtlarının sayfaların­ dan işçi sınıfı şairinin sesi ilk kez onunla duyulmuştur. Aşk ve doğa temalarının şiirleştirilmesine karşı, şair, gö­züpekçe, emeğin şiirleştirilmesini koymaktadır.
Mobbing Bank Diyor ki;
Ortadoğu Kültürünün Duygu, Batı Kültürünün Maddi Sömürü Zulmünü Bir İbret ile Bitiriyoruz Türkler de yaşam mana üzerine kuruludur. İhtiyaçtan fazlası zehir gelir Türklere. İsraf haram demeyen din var mı? Dinler yokken Türkler de yaşanıyordu. Dinler bütün bu bilgileri bizden almış kullanmıştır. Dini farklı niyetle kullanmak adına dinin
“Doğa tüm kandırmacaları bozar. Saklanacak yer yoktur.”
Sayfa 17 - Say yayınlarıKitabı okuyor
Reklam
Ölüyü gömmek de dostluk, aşk gibi kavramları yalanlayan en büyük doğa geleneği. Ki bu gelenek hayatta kalana unutmayı emredi­yor. Unutmak için toprağa gömmeyi. Yoksa kokutuyor cesedi. Çürütü­yor gözlerinin önünde artık nefes almayan dostunu, sevgilini ...
Görmüyorlar mı bütün doğa her an her yerde O'nu zikrediyor? Bu kainatta ne varsa aynı temel ahenkle hareket ediyor: Kalp atışımız, havadaki kuşun kanat çırpışı, fırtınalı bir gecede kapıları yumruklayan yel, dağ pınarının çağlayışı, nalburun demire vuruşu, henüz doğmamış bebeğin rahimde dinlediği sesler... Her şey, hem de her şey, muhteşem ve tek bir nağme ile hemavaz.
Sayfa 337
65 syf.
·
Puan vermedi
·
9 saatte okudu
Hiçbir şey daha güç değil seni sevmekten.
Merhabalaaaar! 1971 yılında yayımlanan kitap, İlhan Berk'in şiirsel evreninin en olgun örneklerini sunar. Kitapta yer alan şiirler, doğa sevgisi, varoluşsal sorgulamalar, sevgi ve kayıp gibi temaları işler. İlhan Berk, Günaydın Yeryüzü'nde imgelerin ve kelimelerin ustaca kullanımıyla şiirsel bir dil yaratır. Şiirleri, sade bir dille yazılmış olsa da derin anlamlar barındırır. İlhan Berk, doğanın güzelliğini ve insan ruhunun karmaşıklığını şiirlerine ustalıkla yansıtır. Kitapta yer alan bazı önemli şiirler şunlardır: √Günaydın Yeryüzü: Bu şiir, kitaba adını veren ve Berk'in en bilinen şiirlerinden biridir. Şiirde, şair doğanın uyanışını ve yeni bir güne başlamanın heyecanını coşkulu bir dille anlatır. √Aşk: Bu şiir, sevginin ve özlemin farklı yönlerini ele alır. Şair, sevginin hem güzel hem de hüzünlü olabileceğini şiirsel imgelerle ifade eder. √Ölüm: Bu şiirde, şair ölümün kaçınılmazlığı ve yaşamın anlamı üzerine düşüncelerini paylaşır. Ölümden korkmak yerine, yaşamın her anını değerlendirmenin önemini vurgular. •Şimdi daha iyi anlıyorum Niçin yaşıyorum. Sayfa 40
Günaydın Yeryüzü
Günaydın Yeryüzüİlhan Berk · Yeditepe Yayınevi · 1952607 okunma
Günümüz insanını ne bilgisizlik ne doğa ne de hastalık öldürecektir. Şimdiki muazzam ve silahlı uygarlığı yok etmekle tehdit eden tehlike yine insanın kendisidir. "O her zamankinden iyi yaşayabilir, ama nasıl yaşaması gerektiğini her zamankinden daha mı az bilmektedir?" İnsan kim olduğunu bilmeden başka bir şeyden nasıl söz edebilir?17
Sayfa 28 - Fecr Yayınları: 811 / 1. Baskı: Mart 2024
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.